ANKARA- 04.11.2025- Sanatı yalnızca estetik bir ifade biçimi değil, bir düşünme ve üretme biçimi olarak gören bir isim: Efsane Gökçe.
Vede TV ve Dergi Sanat Yönetmeni olarak her sayıda yeni bir duygunun, rengin ve düşüncenin izini süren Gökçe, dergiyi bir yayın olmaktan öte; paylaşımın, sorgulamanın ve ilhamın buluştuğu bir alan haline getirmeye çalışıyoruz ekip olarak.
Vede'nin görsel dili kadar ruhunu da şekillendiren Efsane Gökçe, sanatın birleştirici gücüne ve samimiyetin dönüştürücü etkisine ekip olarak inanıyoruz.
Bu özel söyleşide, program sunucusu ve röportajcı Gözde Şahin, Efsane Gökçe'ye sanat yönetiminden dergi vizyonuna, geleceğe dair hedeflerinden yaratım süreçlerine kadar merak edilen tüm soruları yöneltti.

1. Vede sizin için ne ifade ediyor? Derginin ruhunu kendi gözünüzden nasıl tarif edersiniz?
Vede benim için bir dergiden çok bir alan; üretmenin, paylaşmanın ve sorgulamanın alanı. Her sayıda biraz daha büyüyen bir dünya kuruyoruz. Ben Vede'yi, kelimelerle birbirine dokunan insanların, ses yükseltmek isteyenlerin buluştuğu bir yer olarak görüyorum. Bizim için sanat, sadece estetik bir mesele değil; bir düşünme biçimi. Tüm bu sebeplerden de her sayımıza ayrı bir özenle yaklaşıyoruz.
2. Sanat yönetmeni olarak derginin görsel dilini nasıl tanımlarsınız?
Vede'nin görsel dili sade ama duygusal diyebilirim. Tasarımda "fazlalıklardan arınmış ama derinliği olan" bir anlatımı benimsiyoruz. Her sayfada okuyucuya ya da takipçimize bir nefes payı bırakmak istiyoruz çünkü insan bazen okurken, düşünürken özgür olmak istiyor. Renkler üzerinde fazlaca düşünüyoruz, her rengin insanda yansıması çok farklı oluyor. Her kapağın, gönderinin bir his taşıması gerektiğine inanıyorum. Hem sosyal medyada hem dergide tüm bunları göz önüne alarak ilerliyoruz.
3. Vede'nin diğer dergilerden farkı sizce nedir?
Vede, ticari bir dergi gibi çalışmıyor. Biz önce anlamın, sonra biçimin peşindeyiz. Bazen bir sanatçının üretim sürecini sayfalara taşırken, bazen de çok kişisel bir hikâyeyi paylaşıyoruz. Samimiyet, bence bizi diğerlerinden ayıran şey. Okur, o sayfayı çevirdiğinde orada gerçek bir duyguya dokunduğunu hissediyor.

4. Her sayının arkasında bir tema, bir ruh hali var gibi. Yeni bir sayı hazırlanırken tema nasıl belirleniyor?
Bazen bir fotoğraf hepimize "işte bu" dedirtiyor, bazen ülke gündemi hakkında ''evet bu olmalı'' diyoruz bazen de ünlü sanatçılarımıza hem teşekkür hem minnet için onlar adına bir tema belirliyoruz. Benim için önemli olan, o temanın sadece anlatılacak değil, yaşanacak bir duygu taşıması. Görsel dünyayı da buna göre kuruyoruz; renk, tipografi vb. hepsi o ruh halinin parçası oluyor.
5. Geleceğe dair planlarınız neler?
Vede'yi sadece bir dergi değil, yaşayan bir alan olarak görüyoruz.Gerek yazar kadrosunda gerek derginin sosyal medya hesabında devinim, dönüşüm içerisindeyiz.Dijital tarafta da okurla daha yakın, daha etkileşimli bir alan yaratmak istiyoruz. Kısacası Vede'nin hikâyesi henüz yeni başlıyor ve bu yolculukta bizimle yürüyen herkese minnettarız.
Röportaj: Gözde ŞAHİN