Dünya Dilleri Merkezi ve Yeryüzü Hakları Dostluk Vakfı Genel Başkanı Selamettin Tellioğlu tarafından Ankara da bulunan ABD Büyükelçiliği önünde bir basın açıklaması gerçekleştirilmiştir. 

     Yapılan basın açıklamasında 102 yıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kahraman Türk Ordusu tarafından gerçekleştirilen BÜYÜK TAARRUZ yıldönümünde önemine değinerek, son dönemlerde dünya coğrafyası üzerinde Türk ve Müslümanlara karşı yürütülen zulme ve soykırımlara dikkat çekti.

 Dünya Dilleri Merkezi ve Yeryüzü Hakları Dostluk Vakfı Genel Başkanı Selamettin Tellioğlu yaptığı açıklamada  “ Atatürk’ün dediği bir Türk Dünyaya bedeldir. Atatürk ise tüm dünyaya bedeldir. Çünkü tüm dünyaya karşı savaştı. Tam bir asır sonra bugün ben Selamettin Tellioğlu, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün gittiği yoldan giderek Barış Harekatını başlattım. Oğlum Fahrettin Tellioğlu ve torunum Yusuf Kerem Tellioğlu ile birlikte Türk-İslam Barışı için önce tüm Türkiye’yi daha sonra tüm Dünyayı dolaşacağız” dedi.

Dünya Dilleri Merkezi ve Yeryüzü Hakları Dostluk Vakfı Genel Başkanı Selamettin Tellioğlu tarafından yazılı olarak yaptığı basın açıklamasında şunları söylemiştir;

    “Değerli Basın Mensupları ve Kıymetli Hazirun,

     Hepinizi Allah’ın selamı ile selamlıyorum. Değerli kardeşlerim biz kimiz, neyiz ve ne için çalışıyoruz? Biz her şeyden önce insanız, kuluz ve Allah için çalışıyoruz. Değerli Kardeşlerim bugün 26 Ağustos 2024. Tam 102 yıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk ülkemizi işgale gelen insan müsveddelerini kovmak için 26 Ağustos 1922 de Kahraman Ordumuzla beraber Büyük Taarruzu başlattı. Ülkemize saldıran 7 düveli denize döktü. Biz o yiğit dedelerin torunları olarak bir asır sonra tam 26 Ağustosta Eyüp Sultan Hazretlerinin yanından Barış için Büyük Taarruzu başlattık. Bugün bu Taarruza Ankara’dan devam ediyoruz. Bütün dünyada yeryüzü hakları adına ateşkes ilan ediyoruz. Kim bu çağrımıza uymaz savaşır veya savaşa destek verirse onları tüm dünyada herkesin önünde boykot ediyoruz. Peki bu boykot nereye kadar sürecek?

1. Kararların Birleşmiş Milletler (BM) de oy çokluğuyla alınıp, uygulanması ve yazılması.
2.  Başkenti Kudüs olan Filistin Devletinin kurulması ve yıktıkları şehirlerin yeniden inşa edilmesi
3. Şehit Ailelerine Kan Bedelleri ödenmesi.  Eğer ailede varis kalmamışsa Kan Bedellerinin Filistin Devleti Beytülmaline ödenmesi.
4. İslam Barış Gücünün resmi olarak kurulması.
5. Savaş Suçlularının yargılanıp cezalarının çekilmesi
6. Yabancı güçler ve üsler in ülkelerine geri dönmesi.
7. Bütün dünyada haksızların değil de haklı olanların açıklanmasına kadar sürecektir.

   Bu modern çağda insan diye geçinen insanız diye geçinen insanlık düşmanları, insanın yaradılış gayesi olan Allaha kulluk ve yeryüzünü imar görevini yerine getirmesi gerekirken şeytana kulluk ediyor, dünyayı kargaşa ortamına sürüklüyorlar.  Bunun en bariz örneği Kudüs’ te ki MESCİD-İ AKSA da senede birçok kez özellikle Ramazan ayında Siyonist zalimler tarafından oradaki mazlumlara zulüm edilmekte tüm dünyadaki akıllı insanlara küfür edilmektedir. Biz bu insanlık dışı muameleyi, küfürleri kabul etmiyor bütün dünyada ki mazlum insanlar sayısınca sonsuza kadar kendilerine iade ediyoruz. Bununla da yetinmeyip 10 aydır Gazze ve Batı Şeria’da 40 binin üzerinde çocuk ve masumu öldürerek savaş suçu işliyorlar.

     İkinci mesele Çin’in Doğu Türkistan’daki zulmü aynı şekilde devam ediyor.

    Üçüncü mesele ise Ukrayna ve Rusya savaşını çıkartıp, savaşın devam etmesi için her yolu deniyorlar.  Sonuç olarak binlerce masum çocuk ve insanı ölümüne neden oldukları gibi devam eden ölümlere de seyirci kalmayı tercih ediyorlar.  Hani nerede Birleşmiş Milletler Barış Gücü ve NATO?

    Bunlar dünyada Barışı ve Huzuru sağlayamadılar. Bunun için İslam Barış Gücünün resmi olarak kurulması artık zaruri hale gelmiştir. Bizler bunu görerek Sivil İnisiyatif İslam Barış Gücünü kurduk. Herkesi bu gücün bir üyesi olmaya davet edip, Tüm dünyaya Barış ve Huzuru getiren güçlü bir ses olmaya davet ediyorum” dedi.   

HABER: ALİ PALA