9719,81%-0,89
35,90% -0,09
37,42% 0,21
3313,16% 0,83
5311,24% 1,24
University College London tarafından ruh sağlığı ve refah üzerine yürütülen bir çalışmanın neticesinde insanların uyandığında dünyanın aydınlık hissettirdiğini söyledi.
ANKARA - 05.02.2025 - University College London tarafından ruh sağlığı ve refah üzerine yapılan araştırmada ayrıca insanların genellikle geceleri ve pazar günleri kendilerini daha kötü hissettikleri de ortaya çıktı.
Araştırmanın bulgularına göre insanların sabahları güne en iyi ruh haliyle başladığı gece yarısı ise günü en kötü ruh haliyle bitirdiği dile getirildi. Söz konusu bu değişimde günlerin ve mevsimlerin de bir etken olduğu kaydedildi.
'Genel olarak sabahları işler daha iyi görünüyor'
University College London tarafından yürütülen çalışmaya göre yine ruh sağlığının hafta sonlarında daha değişken, hafta içinde ise daha istikrarlı olma eğiliminde dile getirildi.
Araştırmacıların, “Genel olarak sabahları işler daha iyi görünüyor” sonucuna vardığı araştırma BMJ Mental Health dergisinde yayımlandı.
Ruh sağlığı ve refahı doğası gereği dinamik olduğunu ek olarak da kısa ve uzun dönemler boyunca değişime maruz kalabileceğini belirten araştırmacılar, çok az sayıda çalışmanın gün boyunca insanların ruh hallerini nasıl değişebileceklerini incelediğini ve söz konusu bu çalışmaların da yalnızca belirli veya çok küçük insan gruplarına bakma eğiliminde olduğu belirtti.
Günün saatlerinin ruh sağlığı, mutluluk, yaşam memnuniyeti, yaşamın değerli olduğu hissi ve yalnızlık gibi değişkenlerle ilişkili olup olmadığını araştırmak isteyen bilim insanları ayrıca bu ilişkilerin güne, mevsime veya yıla göre değişip değişmediğini de saptamak gayesiyle böyle bir çalışmaya imza attıklarını dile getirdi.
Mart 2020'de başlayan ve Kasım 2021'e kadar düzenli izleme ve ardından Mart 2022'ye kadar ek izleme içeren University College London Covid-19 sosyal araştırmasından elde edilen verileri analiz edilen çalışmada, iki yıl boyunca yaklaşık 50 bin yetişkinden alınan yaklaşık 1 milyon anket yanıtı yer aldı.
Çalışmaya katılan kişiler aşağıdaki gibi sorular içeren ankete katılım gösterdiler:
Geçtiğimiz hafta kendinizi ne kadar mutlu hissettiniz?
Hayatınızdan ne kadar memnunsunuz?
Hayatınızda yaptığınız şeylerin ne ölçüde değerli olduğunu hissettiniz?
Söz konusu araştırmada yaş, sağlık durumu ve kişilerin çalışıp çalışmadığı gibi faktörler de dikkate alındı.
'Mutluluk ve yaşam memnuniyeti pazartesi ve cuma günleri pazar gününe göre daha yüksek'
Söz konusu araştırmanın sonuçlarına göre mutluluk ve yaşam memnuniyeti oranlarının pazartesi ve cuma günleri pazar günlerine göre daha yüksek olduğu; Salı günleri de mutluluğun yüksek olduğunu gösterdi. Aynı araştırmada yine yalnızlığın haftanın günlerine göre farklılık gösterip göstermediğine dair ise bir kanıtın bulunmadığı saptandı.
Araştırmada ayrıca ruh hali üzerinde mevsimsel bir etkiye dair açık kanıtlar olduğu ortaya çıktı. Kış mevsimiyle karşılaştırıldığında insanların, diğer üç mevsimde daha düşük düzeyde depresif ve anksiyete belirtileri ile yalnızlık ve daha yüksek düzeyde mutluluk, yaşam memnuniyeti ve yaşamın değerli olduğu hissine sahip olma eğiliminde olduğu kaydedildi.
Ruh sağlığının tüm sonuçlarda yaz mevsiminde en iyi durumda olduğu belirtildi.
İnsanların anketleri doldurmayı seçtikleri zamanın bulguları etkilemiş olabileceğini belirten araştırmacılar, uyku döngüleri, enlem veya hava durumu hakkında bilgi bulunmadığını, bunların da etkili olabileceğini sözlerine ekledi.
Araştırmacılar hafta içi ve hafta sonu arasındaki farklılıkların, hafta sonu ve hafta içi arasında farklı olması muhtemel olan günlük aktivitelerin sırası gibi şeylerden kaynaklanabileceğini not düştüler.
University College London Davranış Bilimi ve Sağlık Bölümü araştırmacılarından Dr. Feifei Bu şunları söyledi: "Bulgularımız, insanların ruh sağlığı ve refahının ortalama olarak sabahları daha iyi, gece yarısı ise daha kötü olduğunu göstermektedir" dedi.
Araştırmaya ilişkin açıklamasını sürdüren Feifei Bu şu cümleleri kaydetti:
İki yıl boyunca 49 bin katılımcıdan alınan yaklaşık bir milyon anket yanıtından oluşan geniş bir tekrarlanan veri örneğinden yararlandık. Ancak bu örüntü, günün saatinin doğrudan bir etkisinden ziyade, insanların ankete ne zaman yanıt vermeyi seçtiklerini yansıtıyor olabilir. Örneğin, sabahları kendilerini daha iyi hissedenlerin o saatte ankete katılma olasılığı daha yüksek olabilir. Bu bulgular ilgi çekici olmakla birlikte, bu potansiyel önyargıyı tam olarak hesaba katan başka çalışmalarda tekrarlanmaları gerekmektedir.