ISPARTA - 29.04.2025 - Türkiye, göç olgusunu sadece bir güvenlik ya da sosyal politika başlığı olarak değil, kalkınmanın ayrılmaz bir parçası olarak da ele almaya başladı. Bu dönüşümün güçlü bir göstergesi, Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) öncülüğünde Isparta’da düzenlenen önemli bir çalıştayda ortaya kondu: “Türkiye’de Uluslararası ve Geçici Koruma Altındaki Kişilerin İş ve İşgücü Piyasasındaki Rolü ve Etkisi.”
Çalıştaya, İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lutfihak Alpkan, Aile ve Sosyal Hizmetler Eski Bakanı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, Isparta Valisi Abdullah Erin, Isparta Milletvekilleri, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi Milletvekilleri, İçişleri ve Çalışma Bakanlığı bürokratları, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ve çok sayıda akademisyen katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından müzik dinletisi ve kısa tanıtım filmiyle başlayan programda, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan, üniversitenin böyle anlamlı bir organizasyona ev sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
“Göç Meselesi Disiplinler Arası Bir Meseledir”
Çalıştayda konuşan Isparta Valisi Abdullah Erin, 2011 sonrası Suriye’den Türkiye’ye gerçekleşen kitlesel göçün ülkemiz üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Erin, göçün yalnızca demografik değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel alanlarda da derin izler bıraktığını vurgulayarak şunları ifade etti:
> “Bu göçün, Türkiye'nin ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel hayatı üzerinde ciddi etkileri olmuştur ve orta-uzun vadede de bu etkilerin devam edeceğini öngörüyoruz. Göç ve göçmen meselesi, özellikle de geçici koruma statüsü verilen Suriyelilerin iş ve işgücü piyasasındaki etkileri bakımından ele alındığında, istihdam sorununun önemi daha da net görülmektedir. Göç meselesi kesinlikle disiplinler arası bir meseledir.”
Göçmen İşgücüne Stratejik Bakış
Yaklaşık 600 katılımcının yer aldığı çalıştayda, kamu kurumları, yerel yönetimler, akademisyenler, özel sektör temsilcileri, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri bir araya geldi. Tarım, hayvancılık, imalat, inşaat, tekstil ve girişimcilik gibi sektörlerde göçmen işgücünün etkisi masaya yatırıldı. Özellikle kayıt dışı istihdamın önlenmesi, mesleki yeterliliklerin artırılması, kadın göçmenlerin iş gücüne katılımı ve sendikalaşma gibi meseleler ayrıntılı şekilde tartışıldı.
Etkinlik kapsamında düzenlenen ana panelde ise, “Türkiye’de Uluslararası ve Geçici Koruma Altındaki Kişilerin Uyum ve Entegrasyonunda İstihdam Politikalarının Etkisi” konusu ele alındı. Panelde, istihdamın yalnızca ekonomik bir araç değil, aynı zamanda sosyal uyumu ve toplumsal aidiyeti güçlendiren bir unsur olduğu vurgulandı.
Yolun Başındayız, Ancak Doğru Yoldayız
Çalıştay, bugün (29 Nisan 2025) odak grup toplantıları ve sonuç değerlendirmeleri ile devam edecek. Çalıştay sonunda hazırlanacak sonuç bildirgesi, başta TBMM Göç ve Uyum Komisyonu olmak üzere ilgili bakanlıklar ve kamu kurumlarıyla paylaşılacak. Ayrıca bulgular akademik yayınlar ve infografik özetlerle kamuoyuna sunulacak.
Isparta’da atılan bu adım, Türkiye'nin göç yönetimi konusunda yalnızca sorunlara tepki veren değil, çözüm üreten; stratejik ve vizyoner bir yaklaşım geliştirdiğini gösteriyor. Göçü bir kriz değil, doğru yönetilirse büyük bir fırsat olarak gören Türkiye'nin yolculuğu, Isparta’dan yükselen bu güçlü sesle daha da umut verici bir hale geldi.
Çünkü mesele yalnızca sınırları aşmak değil, gönülleri ve ekonomileri de buluşturabilmektir.
Türkiye, bu bilinçle ilerlediği sürece; farklı coğrafyalardan gelen umutları, ortak bir geleceğe dönüştürme yolunda öncü bir ülke olmaya adaydır.
Haber : Gökalp ŞENTÜRK