…
Kişisel gelişim için kısa, orta ve uzun dönemli hedefler belirliyoruz. Bunun yanı sıra sağlığımızı önceliyor muyuz? Sağlığımıza gereken önemi gösteriyor muyuz? Oysa pandeminin üzerinden çok da geçmedi…
…
Nasılsınız? Afiyetle misiniz? İyi misiniz? Kendinizi sağlıklı ve mutlu hissediyor musunuz?
Sık sık (mümkünse her gün kimse size bu soruları sormasa da) kendinize bu soruları sorun. Kendi “chcek-up'ınızı / ayrıntılı tarama kontrol listesini” kendiniz yapın. Hastalanmayı beklemeyin, zira doktora gittiğinizde, doktorunuz şikayetlerinizi bugünden geriye doğru, genetik rahatsızlıklarınızı bile soracak.
...
“21. Yüzyıl becerileri”nden birisi de; "sağlık okur yazarlığı" durumudur. Siz bu konuda ne durumdasınız?
Hangi rahatsızlıklarda hangi polikliniği gideceğinizi biliyor musunuz? Yoksa nasıl olsa her derdinize koşan ve akıl danıştığınız bir "Komşu Ayşe Teyzeniz ya da Ahmet Amcanız mı var? Hatta işi abartıp onlara iyi gelen ilaçları mı kullanıyorsunuz? (Aman sakın sağlık ciddi bir iştir. Kendi sağlığınızı lütfen önemseyin.) Artık devir "digital", teyze ve amcaların yerini "arama motorları (Google vb.) aldı?
Obezite ile mücadele ettiğimiz çağımızda, bilgi obezi olmamak için, doğru bilgiyi doğru adreslerde arayalım. Hangi bilgiyi nerede arayacağınızı biliyor musunuz?
Unutmayın kişisel gelişimin ilk ön-koşulu kişisel sağlıklı olmak.
....
Kişisel sağlığınız için bir kaç kontrol noktası verelim:
Zamanınızın ne kadarını hastalanmadan önce sağlığınızı korumaya ayırıyorsunuz?
- Düzenli beslen(me),
- Düzenli fiziksel aktivite,
- Kaliteli ve Düzenli uyku,
- Hobilere zaman ayır(ma),
- Sağlık alanında kişisel farkındalığınızı geliştir(me),
- Sağlık konusunda bilgi ve beceri kazan(ma),
- Temel ilk yardım becerilerini geliştir(me),
- Bağışıklık sistemini güçlendirmek için doğal gıda takviyeleri (ağız yoluyla ya da deri yoluyla emilim teknolojisiyle (TTS),
- Vücudumuzun ihtiyacı olan vitamin ve minerallerle, iyileşme sürecine destek olacak bitkisel takviyeler, ilaçların alternatifi değildir. Bilakis “tamamlayıcı” unsurdur. Dilimize yanlış yerleşmiş bir kavrama da bu vesileyle dikkat çekmek isterim: Tıpbın alternatifi olmaz, tamamlayıcı / bütünleyici unsurları vardır. Doğal ve organik beslenmenin önemi ortada olmakla birlikte, marketten, pazardan aldığımız ürünler yetiştirilirken, kimyasal gübre ve tarım ilacı kullanılmış ise, bunların zararlı etkilerinin farkında mıyız? Vücudumuza “bir şekilde aldığımız”, “toksinleri” nasıl bertaraf edeceğiz? İşte bu da, başka bir yazımızın konusu; “Türkiye’de ve Dünyada Wellness (iyilik – esenlik hali) Sektörü”.
SAĞLIĞI KORUMAK, SAĞLIĞI GERİ KAZANMAKTAN DAHA KOLAY VE DAHA AZ MASRAFLIDIR.
Hastalık sonrası tedaviye erişim konusunda bilgi düzeyiniz nasıl?
Tedavi sonrası sosyal hayata uyudunuz nasıl?
Genel anlamda sağlık sisteminde olduğu gibi;
1. Basamakta; önce kendi iyilik halimizi koruyup geliştireceğiz, sonra ailemizi ve yakın çevremizle birlikte toplumun iyilik haline yükseltmek için elimizden gelenin fazlasını yapacağız.
2. Basamakta; kişisel sağlık risklerinin belirleyeceğiz. Gün içinde çok mu dumana maruz kalıyoruz? Çok mu oturuyoruz? Çok mu yiyoruz? Çok mu stres ortamındayız?
Riskleri belirle, hastalanmadan, kendini kontrol altında tut, sağlık kuruluşlarından bu konuda sağlık hizmetleri al.
3. Basamakta; her şeye rağmen sen kendine dikkat etsen de salgın hastalıklardan kendini koruyamamak gibi (Pandemiyi unutmayalım) bir durumda, nereden nasıl hizmet alacaksın? Aile hekimini tanıyor musun? Sahi aile hekiminizin adı ve telefon numarası, telefon rehberinizde kayıtlı mı? Aile hekiminizi tanıyor musunuz?
...
Düzenli kan veriyor musun?
Organ bağışında bulundun mu?
Hastanede ya da evlerinde yatan hastalarınızı ziyaret eder misiniz? Bir yakınınız hastanede tedavi görürken yanında "refakatçi" olarak kaldınız mı? Refakatçilik ciddi bir sağlık okur yazarlığı ve "üstün hizmet ve iletişim becerisi" gerektirir. Bugüne kadar hastanedeki bir refakatçinin dinlenmesi için, “nefes almasına” yardımcı oldunuz mu? Hastanelerde refakatçiler en az tedavi sürecindeki hastalar kadar “risk grubundadır”.
…
Cihan Hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman’ın
“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi.
Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi.” Dizeleri bize ne güzel bir nasihattir, aslında…
…
Kuran- Kerim’de
Nahl Sûresi 69. Ayette;
“Sonra her türlü besleyici ürünlerden ye; rabbinin koyduğu kanunlara boyun eğerek çizdiği yollardan git!" Onların karınlarından, farklı renk ve çeşitlerde şerbet (kıvamından bir sıvı) çıkar ki onda insanlara şifa vardır. İşte bunda da düşünen bir topluluk için açık delil bulunmaktadır.”
Peygamberimizin (S.A.V.) Hadislerinde;
“Allah’tan, afiyet istenmesinden daha çok hoşuna giden bir şey istenmemiştir.” (Tirmizî, Deavât, 84)…
Canın Özünden, Can-ı Gönülden …
Sağlıklı ve topluma faydalı afiyet içinde günler geçirmeniz dileğiyle, saygı ve selamlarımla...
Dr. Özcan Kars / drozcankars.yenibaskent@gmail.com / @drozcankars