…
Bakış Açısı*
Bir yolcu yolun kenarındaki tarlada çalışmakta olan bir yaşlıyla karşılaştı ve ona sordu: “Sizin köyde nasıl insanlar yaşar?”
Yaşlı da ona aynı soruyu sordu: “Senin geldiğin yerde ne tür insanlar yaşar?”
Yolcu: “Çok kötülerdir. Hepsi sorun çıkartır, üstelik tembeldirler Dünyanın en bencil ve güvenilmez insanları benim geldiğim yerde yaşar. O sahtekarlardan kurtulduğum için sevinçliyim” der.
Yaşlı adam; “korkarım bizim köyde de aynı türden insanlar bulacaksın…
Aradan biraz zaman geçer, başka bir yolcu ile yaşlı arasında aynı soru sorulur.
Yolcu kendi geldiği yerdeki insanlar için; “onlar dünyanın en iyi insanlarıydı. Çalışkan, dürüst ve dost canlısı. Onlardan ayrıldığım için o kadar üzgünüm ki…”
Yaşlı: “Korkma, bizim köyde de benzer insanlar bulacaksın.”
(Cengiz Erşahin, Bilgelik Öyküleri, Tutku Yayınları, 2009)
…
Merhaba değerli dostlar…
Bakış açımız durduğumuz yere göre, ruh halimize, duygu durumumuza göre değişkenlik gösterebilir. Çocuklara cevaplamak istemedikleri sorulardan biri de “O mu? Bu mu? türünden (anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı?) sorulardır? Yapay zeka konusunda da iki seçeneğe sıkıştırılmış cevap vermek çok da kolay değildir?
…
Yapay zeka “Nimet mi? Külfet mi?” / Yapay Zeka bugüne ve Geleceğe “Aydınlık mı? Karanlık mı?
Hepimiz biliriz ki, “emeksiz yemek olmaz”. Yani her nimetin bir külfeti vardır. Yine biliriz ki, bir spor müsabakasında kazanan taraf sevinir, kaybeden taraf üzülür. Maçın berabere bitmesi çoğu zaman mutlu etmez kimseyi, “eh işte” en azından yenilmedik tesellisi olur.
…
İnsanoğlu tarihi, daha iyi anlamak için dönemlere ayırmış ve adlandırmıştır. Yaşadığımız döneme de farklı adlar verilmekle birlikte “bilgi ve iletişim çağı” da denilmektedir. 20 yy sonundan itibaren 21 yy içinde bilgi ile iletişimin etkileşime geçmesi ve hızın artmasıyla birlikte, “durdurun dünyayı, başım dönüyor”, diyesim var. Bilişim / Bilgi işlem dünyasındaki teknolojik gelişmelere her gün yenisi ekleniyor. Her şeyin “versiyonu / sürümü” piyasaya çıktığı an eskiyor. Sahi biz ülke olarak bilgi teknolojilerini üretme konusunda 3.0’da mıyız? 5.0’da mı? Bilginin ve teknolojinin yeniliğini ya da sırasını sürüm numarasından bile takip edemez olduk….
…
Genel olarak ölçemediğin bir şeyi geliştiremezsin. İnsan önce zekasını ölçmek için testler geliştirmiş. IQ (intelligence quotient / zeka katsayısı) sonucunu bir şekilde (standardize edilmiş ölçme araçlarıyla) ölçen insanoğlu, bununla yetinmemiş ve bunun ötesine nasıl geçeceğini araştırmaya başlamış. İnsan beyin ve (yeterince olmasa da) kalp / yürek hakkında daha fazla düşünmeye başlamış. Duygular işi karıştırınca işler de karışmış ve zeka üzerinde çalışmaya başlamışlar. Doğalı varken yapayını geliştirmişler. İnsan, kendisiyle uğraşmanın zorluğunu denklem dışı bırakıp, laboratuvar ortamında “yapay zekayı (Artificial Intelligence / kısaltması AI) tasarlamaya başlamış. Bambaşka bir dünya. 40 yaş üstü, eski uzay filmlerini hatırlar (Uzay 1999 mesela), o dönemde bile, yana doğru açılan kapılar, parmak iziyle açılan kapılar ve daha neler neler?
…
Zeka Tanımları
Lewis M. Terman (1925) zekayı; “ kavram oluşturma ve bunların önemini belirleyebilme yeteneği” olarak tanımlamıştır.
Wechsler (1940) ‘e göre Zeka, bireyin amaçlı davranış ve rasyonel düşüncenin yanı sıra çevreyle etkin bir şekilde baş edebilmesini de sağlayan genel bir yetenek/kapasitedir.
Gelişimsel yaklaşımın öncülerinden Piaget Zekayı; “bireyin çevreye uyum sağlama gücü” olarak kabul etmiştir.
“Çoklu zeka” kuramcısı Gardner’a (1993) göre Zeka “bireyin bir veya birden fazla kültürde değer bulan bir ürün ortaya koyabilme kapasitesi, gerçek hayatta karşılaşabileceği problemlere karşı etkili ve verimli çözümler üretebilme becerisi ve çözüme kavuşturulması gereken yeni veya karmaşık problemleri keşfetme yeteneği”dir. Çoklu zeka* (*yazının sonunda herbir başlıkla ilgili kısa açıklamaları okuyabilirsiniz); Sözel / Dilsel, Mantıksal / Matemetik, Mekansal / Görsel, Müzikal / Rirmik, Bedensel /Kinestetik, Kişiler arası / Sosyal, Kişisel /İçsel, Doğacı / Doğal Yaşam
...
…
Çoklu zeka kuramına göre her insan kendisini bu başlıklar çerçevesinde değerlendirebilir, kendini geliştirebilir. Aman dikkat, “ayna ayna güzel ayna, söyle bana benden güzeli, benden zekisi var mı? sorusuna kadar götürmeyelim işi. İşte tam da bu noktada, insan oğlu çoklu zekanın tüm alanlarında gelişmiş bir “proto-tip” mi ortaya koymaya çalışıyor, yapay zeka çalışmalarıyla…
…
Yazının en başına bahsettiğimiz hikaye gibi, bakış açısına göre değişir, yapay zekaya bakışımız. İnsanın işlerini kolaylaştırmak için de kullanılabilir, her ne kadar istemesek de farklı (kötücül) amaçlarla da…
Hani yıllar öncesinde bir Tv dizisi vardı, “Ekmek Teknesi”, mahalleli bir konuyu çözemeyince, “işin erbabına danışmak lazım” deyip, fırıncıya gidiyorlardı ya…
Yapay zeka alanı bir çok disiplinin, bilim dalının koordineli çalışmasını zorunlu kılıyor. Uygulamanın hangi boyutlara varacağını merak ederken, robotlara vatandaşlık verilmeye başladı bile; Dünya vatandaşlığına kabul edilen ilk robot Sophia, yeni bir kapıyı mı araladı, yoksa sembolik bir yerde mi kalacak?
…
Kuran- Kerim’de; Bakara Suresi 44. Ayette;
“Siz insanlara iyilik yapmayı emredip kendinizi unutuyor musunuz? Halbuki ilâhî kitabı da okuyup duruyorsunuz. Hiç aklınızı çalıştırmıyor musunuz?”
Peygamberimizin (S.A.V.) Hadislerinde;
“Akıllı kimse nefsini kontrol altına alıp (her türlü günahlardan korunmaya çalışarak) ölümden sonraki hayat için hazırlık yapan; Âciz (aklını gereği gibi kullanmayan) insan da, nefsinin hevâsına (istek ve tutkularına, kötü arzularına) uyup da Allah’tan (olmayacak şeyleri ve cenneti) temenni eden kimselerdir.”( İbn Mâce, Zühd 31; Tirmizî, Kıyâmet 25)
Canın Özünden, Can-ı Gönülden …
Sağlıklı ve topluma faydalı afiyet içinde günler geçirmeniz dileğiyle, saygı ve selamlarımla...
Çoklu Zeka
Mantıksal-matematiksel zeka, problemleri analiz etme, matematiksel düşünme ve mantık yürütme yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, bilim, mühendislik ve problemleri çözme konularında daha başarılı olabilirler.
Görsel-uzamsal zeka, görsel düşünme ve uzamsal ilişkileri anlama yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, harita okuma, iç mekan düzenleme ve sanatsal faaliyetlerde daha yetenekli olabilirler.
Bedensel kinestetik zeka, fiziksel becerileri kullanma yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, spor, dans, el işi ve mesleklerde daha yetenekli olabilirler.
Müziksel ritmik zeka, müziği anlama, çalma ve besteleme yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, enstrüman çalma, şarkı söyleme ve müziği anlama konularında daha yetenekli olabilirler.
Sosyal zeka, insanlar arası ilişkileri anlama ve etkili iletişim kurma yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, empati, liderlik ve işbirliği alanlarında daha başarılı olabilirler.
İçsel zeka, kişinin kendi duygusal dünyasını anlama, içsel dengeyi sağlama yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, kişisel gelişim, psikoloji ve duygusal zeka geliştirme konularında önemli başarılar elde edebilirler.
Doğacı / Doğasal zeka, doğal dünyayı anlama ve çevresel olayları gözlemleme yeteneğini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, çevre bilimleri, tarım ve doğa koruma konularında daha başarılı olabilirler.
Sözel zeka, dil becerilerini ifade eder. Bu tür zekaya sahip olan bireyler, yazma, konuşma ve dilin kullanıldığı diğer alanlarda daha yetenekli olabilirler.
…
Dr. Özcan Kars / drozcankars.yenibaskent@gmail.com / @drozcankars
2 Aralık 2024 saat 11:36