Her bayramın ayrı bir gururu ve sevinci vardır. Ancak 29 Ekim Cumhuriyet ve 30 Ağustos Zafer Bayramları Türküm diyen herkesi heyecanlandırır, heyecanlandırmalıdır.
Ağustos ayı birçok zaferimizin gerçekleştiği aydır. Tarihte, büyük Türk zaferlerinin yaşandığı Ağustos ayı gurur kaynağımızdır. O kutlu yolculuğu, o kutlu zaferleri bizim için gerçekleştiren atalarımızı gururla anıyoruz.
26 Ağustos 1071’de Malazgirt, 27 Ağustos 1389’da Kosova, 11 Ağustos 1473’de Otlukbeli, 23 Ağustos 1514’de Çaldıran, 24 Ağustos 1516’da Mercidabık, 26 Ağustos 1526’da Mohaç 30 Ağustos 1922’de Başkumandanlık Meydan Muharebesi zaferlerimizden bazılarıdır. Her biri, cihan tarihinin kaderine yol çizen tarihi zaferlerdir ve Ağustos Ay’ında gerçekleşmiştir.
Bir tarihçi şöyle der; “Türk’ten başka Japon Denizinden Atlas Okyanusuna, Sibirya’dan Habeşistan’a kadar aynı anda sesini duyurmuş, bu muazzam arz kıtasında 80’den fazla devlet kurmuş bir millet gösterilemez…” Bütün bunlar, kültür ufkumuzun derinliğini gösterdiği kadar; çok değişik coğrafyalara kısa zamanda uyum sağlayarak hâkim olduğumuzu da gösterir. Türkler her gittiği yere ‘medeniyet’ götürmüştür. Fransa, İngiliz, İspanya, Portekiz vs. ülkeler gibi sömürge ve istila düşüncesi içerisinde bulunmamıştır. Bunun örnekleri şanlı tarihimizin her sahifesinde yerini almıştır.
Bütün zaferlerimiz; hep aynı ruh, aynı şuur, aynı ideali yani devlet felsefesi içerisinde, bizlere Türk Milleti olma şuurunu kazandırmıştır.
Malazgirt Zaferi Anadolu toprağına öyle bir tohum atmıştır ki, vatan olma yolunda en büyük adım olmuştur. Anadolu coğrafyası, ‘İslam’ın son kalesi olma ruhuyla, asırları kucaklayacaktır.’ İnsanlık tarihi belki de böyle bir zaferi yazmamıştır.
Kosova Meydan Zaferi Balkanlarda 5 asır devam edecek, Türk hâkimiyetinin ilk yeşeren filizidir… Türk’ün hâkimiyet gücü artık Anadolu’dan taşmıştır. Bu ve bunu bekleyen zaferlerle, Anadolu’yu birbirine yaklaştıran “üç kıtaya” kutlu yürüyüşe geçmiştir.
26 Ağustos 1071’de; Türkiye Devletinin temeli atılmış, Anadolu’nun Türklüğü tescil edilmiş. 26 Ağustos 1922’de ise, Devlet yeniden kurulmuş. Vatan bütünlüğü ebediyen sağlanmıştır. İstiklal savaşımız yalnız Yunanlılara karşı değil; İstilacı, emperyalist bütün batı dünyasına karşı kazanılmıştır. Onun temelinde Türk’ün istiklal aşkı, hür yaşama azmi vardır.
Özellikle 26 Ağustos’un Türk tarihinde ayrı bir yeri ve önemi vardır. Çünkü 26 Ağustos 1071’de başlayan Malazgirt Savaşı’nda Alparslan, Bizans ordusunu yenerek Anadolu’nun kapılarını Türklere açmış ve bundan tam 9 asır sonra 1922’de yine bir 26 Ağustos günü başlayan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde Yunan ordusunu bozguna uğratan Mustafa Kemal Atatürk, Anadolu’nun sonsuza dek Türk yurdu olarak kalacağını tüm dünyaya göstermiştir. Bu zaferlerin aynı güne getirilmesi tesadüf değil, Atatürk’ün tarih bilgisi ve Türklük bilincidir.
Milli Mücadeleyi yok sayanlara, Türklük bilinci yerine siyasi İslam’ı seçenlere, sözde hümanistlerin dünya kardeşliği düşüncelerine inat, Türkün tüm zaferleri bizimdir, gururumuzdur. Başta Atatürk ve Alpaslan olmak üzere bu onuru bize yaşatan tüm kahramanlarımızı saygı ve minnetle anıyor, Türklük düşmanlarına inat;
26 VE 30 AĞUSTOS BAYRAMLARIMIZ KUTLU OLSUN DİLİYORUM. Ahmet Dalgıç