AH O, ÖN YARGILAR, ÖN YARGILAR
Farklılıklarımıza dayalı önyargı ve ayrımcılık hayatın talihsiz bir gerçeğidir.
Hayatta her şey emek ister. İnanmaktan vazgeçmemek gerekir. İşte bunun için önyargının duvarlarını yıkmalıyız ve bu yürek ister.
Önyargılar kişilerin birçok gerçeği fark edememesine, gözden kaçırmasına neden olur. Fırsatların çoğuna ön yargılar engel olur ve çoğu zaman kişi neyi kaçırdığının farkına bile varamaz.
Önyargının temel nedeni nedir?
Kusurlu Kişilik ve Zayıf Karakter.
Normal olmadığını düşünenler önyargıların ancak kusurlu kişiliklerde ve zayıf karakterlerde ortaya çıkabileceğini ortaya atar.
Herhangi bir geçerliliği olmayan bu yaklaşıma göre nevrotik insanların güvensizliği ve anksiyetenin bir sonucu olarak önyargılar oluşmaktadır.
Önyargı sosyoloji de nedir?
Önyargı, bir grup hakkında önceden peşin bir karara varma durumu.
Genelde olumsuzdur ve herhangi bir olguya dayalı değildir. Önyargılı bireyler genelde belli bir özelliğe sahip insanları aynı kefeye koyarlar. Onları büyük ve birbirinden farksız bir gruba dahil ederler ve herkesin aynı olduğu çıkarımında bulunurlar.
Demem o ki,
Albert Einstein' in sözünden yola çıkarak
Önyargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur”
Önyargı insanı, insan olarak zora sokan bir silahtır.
Alacaginiz karar ne olursa olsun Önyargılarinizla değil, araştırarak, okuyarak, tanıyarak, kendi kararlarınızı daha sağlam bir temel üzerine oturtarak, kendinizi daha degerli insan olarak hissetmenin tek yolu
Onyargilardan, önyargıli olanlardan uzak durmaktır.
Hayata kirli bir camdan bakarak, her şeyi kirli görmemek gibi....