Taktak ayak sesleri Roza'nın mermer kaldırımları inletir
Kar gibi bir güzellik, yüzünde mehtap saygıya durmuş, onu görünce zaman geçmeyi unuturmuş
Buz kesmiş gökyüzünde bulutlar, havanın rengi petrol karası
Korkulan oldu derin sularda, geçmiş olsun, yeni oyunun adı, sahada akıl oyunları savaşı
Topun yerinde söz, tüfeğin namlusunda göz, kalkanın kılıcından keskin bir ağ var meydanda
Kısa süreliğine alanın rengi, kırmızı ışıklar ana yolda
Ne görünen göründüğü, ne konuşulan okunduğu gibi serviste
Mevzu yayınlandığı gibi değil rütbesiz asker, iyi düşün, daha da diplerde
Başladı kan akmaz komploların intikam yemini etmiş muharebesi
Sanma ki gelmedi, dayandı kapıya üçüncü dünya harbi
Unutma ecdadından emanet beş vakit okunan ezan seslerini, kutsal emanetlerini
Beyzade, iyi bak devir şimdi kitabı tersinden okuma devri
Payitahtın himayesinde aziz vatanın üzerine çökse de alacakaranlık,
Bil ki Anka gibi yeniden küllerinden doğar bu öldü denilen insanlık
Pusuda beklese de saldırmak için dost görünen sinsi düşman,
Biz bitti demeden bitmez oyun dik dur yine tarih yazar senin bu korkusuz atan
Hiç sönmedi sönmeyecek yine parlayacak semada bin asır ay ve yıldız
Hesaplar yapıldı, köşeler kapıldı, turan taktiği neferlerin göğsüne bir mıh gibi çakıldı
Kum fırtınaları geçmedi, kasırgalar yönünü hiç değiştirmedi, güneş yine aynı yerden batıyor
Unutuldu sanma, Osmanlı'nın sırtına saplanan hançer ilk günkü gibi acıyor
Daraldı zaman, küçüldü çember, zarlar masalara çoktur atıldı
Geldi içilen andların vakti, yasaklı tarih artık gün yüzüne çıkarıldı
Bırak akıllısını alem, sen bizim asıl delimizden kork eskisi gibi
Türk milletiyiz biz, bizim damarlarımızdaki kan hiç kurumaz ki...