Türk futbolunda İbrahim Hacıosmanoğlu beşlik atış yaptı ve başkan oldu.
Aslında İbrahim Hacıosmanoğlu değil Türkiye ve futbolun demokrasisi kazandı. Bu aziz millet ve Kurumların Kulüplerin temsilcileri kendilerine baskı yapan herkese ders verecek kadar cesurluk örneği gösterdi. 2005 yılından bu yana Türk futbolunda tek adam, tek aday ve tek Federasyon başkanı hüküm sürdü. İktidarın istediği adayın dışında başka isimlerin olmasının önü kesildi. Hatta tehditlere kadar gidilerek aday olanlar adaylıktan çekilmek zorunda kaldılar.
Türk futbolunda aslında bugün İbrahim Hacıosmanoğlu değil spordaki demokrasi kazandı. İstifa dahi edemeyen baskı altında olan eski başkan Mehmet Büyükekşi de bu sayede zulümden kurtulmuş oldu. Alışılmış oyunu Hacıosmanoğlu, ya da Ali Koç bozdu diyelim.
Tabi futboldaki demokrasinin gelmesinde en büyük rolü hiç kuşkusuz Ali Koç oynadı. Suudi Arabistan da yapılacak olan Süper Kupa finali ile birlikte araları gerilen Fenerbahçe başkanı Koç ve Büyükekşi’nin kapışmasından galip gelen Ali Koç oldu. Türkiye’nin Avrupa şampiyonasına gitmesinin haricinde hiç bir başarısı olmayan Büyükekşi’ye en büyük cevabı kulüplerin temsilci delegeleri verdi. Trabzonspor Kulüp Başkanlığı yapan İbrahim Hacıosmanoğlu, açıklamalarıyla ve hakem odalarını basmakla ünlü bir isim. Kendisine verilen cezalara çok tepki göstermişti. Şimdi koltuklar değişti ve başka bir kulüp başkanı geçmişte yapılan hareketleri yaparsa İbrahim Hacıosmanoğlu’nun tavrı ne olacak merak konusu.
Ama şu bir gerçek tavır ve davranışlarıyla, açıklamalarıyla Türk futbolunda sürekli gündemde olacak bir isim. Belki bu süreçte futboldan daha çok federasyon başkanı gündemde olacak. Çünkü Türk futbolunun sorunları çok. Hakemler, Yabancı konusu, “ Var” ve Kulüpler Birliği…
Ama yönetimini iyi oluşturursa bunların altından fazlasıyla kalkar.
Özetle anladık ki halk istemediği sürece hiç kimse bulunduğu makamda duramaz. Darısı diğer Federasyonların başına. Bu yıl Paris Olimpiyatlarından sonra diğer Branşlarda da seçim var. Tek aday sıkıntısı da bu Federasyonlarda da bulunuyor. İktidarın belirlediği kişilerin dışında kimse aday olamıyor. Bu Federasyon seçimlerinde de delege değişikliği şart. Hiç ilgisi olmayan, kulübü bulunmayan bir çok isime delege yetkisi verildiği ve baskı yapıldığı için hep aynı kişiler kazanıyor. Daha şu ana kadar bu federasyon başkanı başarısızdır diye bir isim görevden alınmadı. Çiftlik haline gelen, Yurt dışına geziye götürülen ve ülkemizin bir çok parası boşa giden bu çarpık yapılaşmaya da bir “dur” denilmesi gerekli.
Sanki bununda vakti geldi gibi.