Emre AYGEN


BİR MÜNASİP ZAMANDA, MESELA SAAT 10’DA BULUŞALIM KORDONDA. DERGİBİ GELDİ BANA

Dinleyicilerin konuşma yaptıktan sonra sordukları sorular ve yorumlarda bulunmak beni bir merdiven daha yukarıya çıkaran bir olay oldu. Hangi Politikacı ya da diğerleri benim gibi bir Gazeteciye davette bulunurdu?


Hani bu güzel şarkı, İzmir’i hasretle beklerken hep aklıma gelir. 

Bir güzel de söylerim. İzmir benim için Kurtuluşun Meydanı. Cumhuriyet kokusunun estiği yer…

Ne zaman İzmir’e gidecek olsam, kafamdaki düşünceler, ardı ardına orda çöpe atılır, sokaktaki İzmirliden satın alacağım Şam Babasına hasretle beklerdim.

1970’lerdeki İzmir’i arıyorum içimde. Geliyorum. Trafiğin arttığı kentte sorunların bile aşılacağı bu büyük kentte hep huzur duyarım.

Peki, sizlere ne anlatayım…

CHP’si; Ecevit Hükümetinde Spor ve Gençlik Bakanı ve uzun yıllar İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı; Yüksel Çakmur’un beni İzmir’e neden davet ettiğini mi anlatayım.

Daha önce hiç karşılaşmamıştım. Dostum Cumhur Özder’in fikirleri üzerine İzmir’e davet edilmiş ve bir salonda İzmirlilere düşüncelerimi anlatmıştım. İçimden, “bu söylediklerini bizde biliyoruz” demelerinden hep çekindim. Ama üstat Yüksel Çakmur, konuşmamı tamamladıktan sonra kürsüye çıkıp beni öven bir konuşma yaptı. Bu kadar gururlandığımı hiç unutmuyorum.

 “Ne anlattın?” derseniz, gerçeği söyleyecek olursam ne anlattığımı ben bile hatırlamıyorum..

Benim için en önemli tarafı Yüksel Çakmur beni İzmir’e davet etmişti. Kaldığım Otelin ücretini ödemiş ve Mülkiyelilerin Lokalinde keyifli bir akşam yemek yemiştik.

Davet edilmek ve İzmirlilerin önünde konuşma yapmak, Gazetecilik mesleğinde ödül almaktan çok daha ilerde idi…

Dinleyicilerin konuşma yaptıktan sonra sordukları sorular ve yorumlarda bulunmak beni bir merdiven daha yukarıya çıkaran bir olay oldu. Hangi Politikacı ya da diğerleri benim gibi bir Gazeteciye davette bulunurdu?

Kime havale edilirse edilsin Yüksel Çakmur’un kişiliği diğerlerinden çok daha ilerdedir. Çok teşekkür ederim.

 

BİR DE SÜLEYMAN BEY VARDIR!

Bir de Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel vardı…

Çankaya İlkokulunda öğrenciyiz!.. 

Bir gün Başbakan Süleyman Demirel sınıfımıza geldi.

Sınıf Mümessilimiz Reha Muhtar ayağa kalktı. “Başbakanımız geldi!”dedi. Ayağa kalktık. Rahmetli Süleyman Demirel “Oturun çocuklar” dedi. Bende sesimi daha ayarlayamamışım “Amma da şişkoymuş” diye söyleyince, Süleyman Bey yanıma gelip, saçımı okşamıştı.

Aradan yıllar geçti. Ankara’da oturuyorum. Süleyman Demirel’in Cumhurbaşkanlığı daha yeni bitmiş. Bir sabah eski Bakanlardan Kilercioğlu ile rahmetli Şerif Ercan telefonla beni aradılar. 

“Seni İzmir Caddesindeki Meclis Lokalinde öğlen yemeğine bekliyoruz” dedi Şerif Ercan. Büyük mutlulukla kabul ettim.

Giyinip, kuşandıktan sonra Lokale gittim. Bakanlarla sofraya oturduk. 

Hoş sohbetten sonra Şerif Ercan, “Emre Bey, biz Doğru Yol Partisini yeniden kuracağız. Süleyman Bey de sevgilerini söyledi. Senin Partinin sözcüsü olmanı istiyor. Kabul eder misin?” diye sordu.

“Bu çok şerefli bir görev, ama Süleyman Beyin yüzünü göremeden bu teklifi bu şekilde kabul etmem” dedim.

Kilercioğlu Paşa, “Tamam, buradan çıktıktan sonara Güniz Sokağa gideriz, Süleyman Bey ile konuşursun” dedi.

Kabul ettim ve Süleyman Beyin evdeki salonuna yerleştik.

Süleyman Bey geldi. El sıkıştık.

"Süleyman Bey, verdiğiniz görev çok önemli. Bana görev verdiğiniz için şükranlarımı sunarım. Ancak, ben biraz Solcuyum. Parti içinde ‘Süleyman Bey, bu adamı nerden buldunuz?’ diye sorarlarsa sizin karşınızda problem olmak istemem” dedim Süleyman Demirel’e.

Süleyman Bey, biraz durdu ve bana şu gerçeği şöyle anlattı…

“Ben senin İlkokuldaki halini biliyorum. Sen solcu değilsin. Sen Komünistin tekisin. Ama Rus Komünisti değilsin. Fransız Komünisti de değilsin. Sen mahallenin Komünistsin. Ulusalcısın. Vatana, millete faydalı olmak için mücadele eden Atatürkçü bir gençsin Ondan dolayı seni DYP’de Basın Sözcüsü olmanı istiyorum. Kabul mü?” dedi.

Beni bu kadar tanıyan başka bir politikacı görmemiştim. Teşekkür ettim. Elini öptüm ve işe başladım.

Ne var ki, yeniden kurulan DYP’dekiler zaman geçmeden dağılacak hale geldi. Üzüldüm. Ama en büyük ödülüm Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman Demirel tarafından çok iyi bilinen kişi olarak görülmem siyaset sahnesindeki en önemli olaylarımdan biriydi.

Mekanın Cennet olsun Süleyman Bey.

Bu günün konusu da politikacılar – gazeteciler ilişkilerindeki iki anımı kaleme aldım.

Hoşça kalın okurlarım. Sağlıkla kalın!

ÜLKELERİNE DÖNEN SURİYELİLER TÜRKİYE'YE GERİ DÖNMEK İSTİYOR

İKİ DEV OTOMOBİL MARKASINDA BİRLEŞME HAYAL OLDU

LAVROV'DAN TRUMP'IN GAZZE PLANINA TEPKİ

DIŞİŞLERİ BAKANI FİDAN: TRUMP'IN GAZZE TEKLİFİ KABUL EDİLEMEZ

TRUMP'IN SKANDAL GAZZE PLANI

İSVEÇ'TE OKULA SALDIRI

DIŞİŞLERİ BAKANI FİDAN: ULUSLARARASI TOĞLUM NETANYAHU'NUN SOYKIRIM GİRİŞİMLERİNE DUR DEMELİ

ÇİN'DEN TRUMP'A MİSİLLEME

SURİYE'NİN GEÇİŞ DÖNEMİ CUMHURBAŞKANI AHMET EŞ-ŞARA TÜRKİYE'YE GELİYOR

ABD MİLLİ MARŞINI YUHALADILAR

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 21 18 0 3 32 57
2.Fenerbahçe 21 16 2 3 33 51
3.Samsunspor 21 12 5 4 11 40
4.Eyüpspor 21 11 4 6 15 39
5.Göztepe 21 10 7 4 13 34
6.İstanbul Başakşehir 21 9 7 5 9 32
7.Beşiktaş 20 8 4 8 8 32
8.Kasımpaşa 21 6 5 10 -3 28
9.Alanyaspor 21 7 7 7 -3 28
10.Rizespor 21 8 10 3 -10 27
11.Trabzonspor 20 6 6 8 10 26
12.Gazişehir Gaziantep 21 7 9 5 -3 26
13.Antalyaspor 21 7 10 4 -16 25
14.Konyaspor 21 6 9 6 -6 24
15.Sivasspor 21 6 10 5 -9 23
16.Kayserispor 20 3 9 8 -20 17
17.Bodrum FK 21 4 13 4 -14 16
18.Hatayspor 21 1 13 7 -17 10
19.Adana Demirspor 21 2 17 2 -30 5

YAZARLAR