HANDE USTAMAHMUT


Bireysellik ve Bencillik Arasında

Sürekli “kendini yücelt, sana iltifat edildiğinde mütevazılık yapma! Soğuk bir teşekkür et geç!” gibi saçma ifadeler ve bu taktikleri birbirlerine uygulayan insanlar… S



Yaşadığımız dönem Bauman’ın deyimiyle “akışkan modernite” toplumudur. 19. yüzyılın sonlarından 20. yüzyılın ortalarına kadar olan dönemde toplumlar, güçlü ulus devletler, kurumsal yapılar ve sosyal normlar tarafından şekillendirilmekteydi. Söz konusu dönemde toplumsal normların daha durağan ve bireysel kimliklerin de belirli kalıplar içinde olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu dönemde insanlar, daha sabit ve öngörülebilir toplumsal roller üstlenmişlerdir.  Bauman’ın da ifade ettiği gibi 19. yüzyılın önde gelen iktisatçıları ekonomiyle ilgili durağan bir gidişat öngörmüştür. Yani modernizm, sabit ve önceden belirlenmiş bir yapı olarak tasavvur edilmiştir. Bu dönemi Bauman şu şekilde ifade eder: “Farklılıkların çatışması ve bir arada yaşayamayacağı açık zıt kutuplar arasındaki savaşlar nedeniyle sık sık şirazesinden kayan ve baş döndürecek kadar farklı renklerle dolu dünya, sonunda bütün savaşlara son verecek bir savaşın veya uyum ve asimilasyonun yardımıyla, her türlü çatışmadan ve düşmanlıktan arınmış, huzurlu, tek tip, tekdüze, sınıfsız bir dünya olacaktı.” Görüldüğü üzere bu bakış açısı sabit ve öngörülebilir bir toplumsal dünya tahayyül etmiştir.  Hatta Marx daha da ileri giderek tüm bu aşamalardan sonra sınıfsız bir toplum olacağını düşünmüştür.
Ancak 20. yüzyılın sonlarından itibaren ortaya çıkan ve günümüze kadar devam eden bu dönem öngörülenin aksine daha farklı bir şekilde varlığını sürdürerek devam etmektedir. Bu dönem, toplumsal yapılar, normlar ve değerlerin giderek daha esnek, değişken ve belirsiz olduğu bir dönemdir. Bireylerin kimlikleri sabit değil, sürekli değişen ve yeniden inşa edilebilen bir ruhtadır. Şu anda olan şey “Çözülmesi kolay bağların, geri alınabilecek taahhütlerin ve ömrü, oyun süresinden daha uzun olmayan, hatta bazen daha kısa süren oyun kurallarının yanı sıra her şeyi tersine çevirebilme, bir kenara atabilme ve bırakılıp gidebilme kolaylığıdır. Ve hepimiz, durdurulamaz bir yeni heyecanlar avının içine fırlatılmış durumdayız.”   Böyle bir toplum yapısında kimlikler, belirli bir sabitliğe dayanmadığı için sürekli bir belirsizlik hissi mevcuttur. Bu belirsizlik, bireylerin karar verme süreçlerini karmaşıklaştırır ve onları sürekli olarak yeni durumlara uyum sağlamaya zorlar. Fakat- fakat! En önemlisi de kabalıklar içinde yalnızlaşan insanların bir parazit gibi çoğalmasına neden olur. Bu durumda müphemliklerle, risklerle dolu toplumsal yapının temel mottosu ise “Her koyun kendi bacağından asılır” olur. Kanımca bu durumu Bauman “Bireyselleşmiş Toplum” adlı kitabında çok güzel bir şekilde özetlemiştir. İfadeleri şu şekildedir: “Bir riskten diğerine sürüklenmek, katışıksız ve hafifletilmemiş birçok kaygı ve korku yaratan ve uyanıklığa izin vermeyen sinir bozucu bir deneyimdir; gerçekten de özgürlüğün tatlı merhemi içinde dev bir sinek. Ne var ki hasar bu kadarla bitmez.” Bugün seçeneklerin fazla olması ve bireyselliğe yapılan aşırı vurgu, insanları şaşkına çevirmiş durumda. Meseleye insan ilişkileri bağlamında bakıldığında herkes yarattığı sanal evrende harika olduğunu düşünmekte. Sürekli “kendini yücelt, sana iltifat edildiğinde mütevazılık yapma! Soğuk bir teşekkür et geç!” gibi saçma ifadeler ve bu taktikleri birbirlerine uygulayan insanlar… Sürekli aşırı bireyselleşmeye vurgu yapan bir sistem ve bunun sonucunda çoğalan mutsuz insanlar... Kanımca çağımızın en büyük sorunlarından biri, bu aşırı bireyselleşme salgınıdır. Şundan emin olabilirsiniz ki bu merhametsiz, bencil ve kibirli yaşam felsefesi, en nihayetinde sizleri de üzecektir. Bu lanet serseri var oluş tarzının sonu nominalizmdir. Özgürlüğün içindeki o dev sinek olmamak dileğiyle...

 

ENERJİDE MERKEZ ÜLKE :TÜRKİYE...

RUSYA SALDIRI BAŞLATTI!...

Donald Trump, Kasım Seçimlerinde Aday

Trump'a suikast girişimi

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ YAZDI: "5 TEMMUZ 2009 URUMÇİ KATLİAMI"

Gazetecilerin Diaspora Faaliyetlerine Destek Kamu Birliği Başkanı Fuad HÜSEYİNZADE Yazdı: "Azerbaycan Gerçekleri"

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ, "ŞUŞA BEYANNAMESİ TÜRKİYE-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİNİ ÜST SEVİYEYE ÇIKARTMIŞTIR"

Resul DAĞSARAY SDE İçin Yazdı: "İran'da Cumhurbaşkanlığı Seçimi; Güç Oyunlarında Yeni Bir Cephenin Defakto Olarak Tanımlanma Sahnesi"

Gazeteci Yazar Mesut Haray Yazdı: "Güney Azerbaycan Milli Hareketi: Özgürlük, Adalet ve Ulusal Devlet Hedefiyle Mücadeleye Devam"

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ İSRAİL'İN OLASI LÜBNAN SALDIRISI HAKKINDA ÖNEMLİ DEĞERLENDİRMELERDE BULUNDU

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Fenerbahçe 5 4 0 1 11 13
2.Galatasaray 4 4 0 0 11 12
3.İstanbul Başakşehir 4 3 0 1 6 10
4.Beşiktaş 3 3 0 0 6 9
5.Eyüpspor 5 2 0 3 4 9
6.Konyaspor 5 2 2 1 -1 7
7.Sivasspor 5 2 2 1 -1 7
8.Göztepe 4 1 0 3 2 6
9.Samsunspor 4 2 2 0 1 6
10.Kasımpaşa 5 1 2 2 -2 5
11.Antalyaspor 4 1 2 1 -4 4
12.Rizespor 5 1 3 1 -10 4
13.Gazişehir Gaziantep 3 1 2 0 -1 3
14.Alanyaspor 5 0 2 3 -5 3
15.Bodrum FK 5 1 4 0 -5 3
16.Trabzonspor 2 0 0 2 0 2
17.Kayserispor 3 0 1 2 -1 2
18.Hatayspor 5 0 3 2 -5 2
19.Adana Demirspor 4 0 3 1 -6 1

YAZARLAR