…
dua*
gökyüzüne muhabbeti olmayana
yeryüzü dargın düşer
zira göğsü daralanın
avuçları semaya döner
Mehmet Fatih KOŞAN
Gerisini sen tamamla kısmına, ben de şunları yazdım:)(bu yazıyı kaleme alırken…)
Duanın Ardından (**)
Duanın ardından beklersin,
Sadece beklersen olmasını,
Eksik kalır duan.
Gayret gösterirsen,
Duan olduğunda ve senin istediğin zamanda olmadığında,
Hatırla, olanda da, olmayanda da hayır vardır.
(**Can’ın Özünden / 24 Şubat 2025)
(*Mehmet Fatih Koşan, Bir Yemin Gibisin, Sinada Yayınevi, 2022. Değerli dostum Fatih beye paylaşım izni için teşekkür ediyorum.)
…
Kentler ve Parklar
Ömrüm şehirde geçti, hem de “Başkent Ankara’da”. Başkentin değişim ve gelişim tarihinin 54 yılında ben de varım. “Hemşerim memleket nire?” sorusuna verdiğim cevabın son kısmında, “yaşımdan bir eksik yıl kadar Ankara’da yaşıyorum” diyorum. Anne ve babamın yaşadığı iç göç sonrası, Artvin’den Tokat’a, oradan da Ankara olmuş konak yerimiz. Şimdi anne ve babamın bu dünyadaki son durakları da bu şehrin “Karşı Yakasında”. Bir şehri sahiplenmek için alın size bir sebep daha. Doyduğunuz şehir son durağınız olabiliyor bazıları için.
…
Ankara Başkent olmasına rağmen, “ağır ağır çıkıyor merdivenleri”. Gecekonduların ana yol kenarlarından kalktığı neredeyse dün gibi. Cumhuriyetle yaşıt Başkentimiz, daha güzel olmayı, daha yeşil olmayı, daha geniş yolları ve daha büyük rekreasyon alanlarını hakediyor. Yıllar içinde her Belediye Başkanı ve ekibi, güzel şeyler yapmaya çalıştı. Ama işte gönül istiyor ki, “Ankara, Ankara seni görmek ister her bahtı kara” şiirindeki duygu içinde, bu şehri gören umutla dolsa, mutlu olsa, burada gördüklerini kendi şehirlerine, yaşam alanlarına taşısa…
…
Kent hayatı zaman zaman bunaltıcı olabiliyor. İnsanın ara ara “alıp başını gidesi” gelebiliyor. Lakin ben de yolcuklarımın “Ankara’ya dönüşünü seviyorum…” Apartman ya da site hayatı her zaman insana nefes alacak imkan sunmuyor. Pek çok büyükşehirde olduğu gibi yatay mimarinin neredeyse “yalan olduğu” bu “dikine dünyada”, çıkıp gezeceğiniz yerlere daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Özellikle pandemide (Corona / Covid19) müstakil evin / yatay yaşam düzeninin ne kadar önemli olduğunu yaşadık. Ama ders aldık mı?...
…
Ankara’da yeşil alanlar, diğer şehirdekilerin düşündüklerinin aksine daha fazla belki. Evet henüz bir denizimiz yok. Bazı seçim vaatleri arasında söylenegeldiği ifade edilse de… Doğal göller, dere ve ırmak kenarları parklarla buluşturulsa da, Akköprü’den, metroyla geçerken bile, insanların suya göstermedikleri saygının bedelini, “burnumuzun direğini sızlatan” kokusuyla bize ödetiyor. Ankara çayı ıslah olduğunda, Ankaralıların doğayla barıştıklarını da görürüz inşallah…
…
Kent yaşamında parklar yaşamın olmazsa olmazları arasında yer alan sosyal mekanlardır. Bu mekanların insanın doğayla başbaşa kalabileceği yerler olması lazım. Yazın ayrı, kışın ayrı, baharlarda da ayrı bir durumda. Bugün bu yazıyı kaleme alma nedenim, 26 yıldır oturduğum Batıkente geçen yıl açılan “Ankara Büyükşehir Belediyesi Batıkent Rekreasyon Alanı”. Pandemi sonrası açıldı. Bölgenin önemli bir ihtiyacını karşıladı aslında. Aşama aşama eksikleri gideriliyor. Çocuk oyun alanları, kütüphanesi, gençlik merkezi, kahvehaneleri /cafe’leri… Çok büyük bir alanda kuruldu bu park. Bir ucu eski “Adnan Kahveci Parkına” dayanıyor. Mesela bu yazıyı yazarken aklıma geldi, rahmetli Bakanımızın adı, bu yeni parkın içindeki bir tesiste yaşatılsa ne güzel olurdu…
…
Park açılmadan çok önce parkın bulunduğu ada/parsel içinde yol kenarına bir camii yapıldı. O yıllarda etrafı boş alanlar olduğu için camii duvarlarla çevrilmişti. Park yapıldı ama park, camii ile “buluşturulmamış”. Parktan camiiye geçiş yok. Oysa Park Bahçeler Müdürlüğü, Yenimahalle Müftülüğü ile iletişime geçse, parkın içinden camiiye bir kapı açılsa ne güzel olacak. Ankara’da açılan parkların çoğunda Camii mevcut, bu yazımız da dua niyetine olsun da, ilgili kişiler duyar da, o kapı aralanır belki…
…
Park demişken, New York Central Park olmadan olur mu? Londra’daki Hyde Park, Paris’teki Eyfel Kulesinin önündeki “Champ de Mars” ve Brezilya’daki Rio de Janeiro dağın aşağı kısmında Tijuca Milli Parkı ve devasa heykel neredeyse herkes tarafından tanınır ve bilinir halde. Ankara’da güzel mekanlarımız var. Ama dünya markası olan bir parkımız neden olmasın. Gülbaşındaki Eymir Gölü’nün fazlası var eksiği ise ilgi…
…
Parkların güvenliği, temizliği, çocuk oyun alanlarının plastik oyuncaklar yerine ahşap olması, tek tip değil özgün ve çocukların hayal dünyasını destekleyici alanlardan oluşması gerekmez mi? Ankaradaki Üniversitelerin Beden Eğitimi ve Spor Bölümleriyle, çocuklara yönelik tüm bölümleri bu parkları “doğal sosyal laboratuvar” olarak görüp, buralarda ders içi ve ders dışı faaliyetler yürütebilirler. Çocuk temalı sivil toplum örgütleri (dernek ve vakıflar) buralarda çocukları ekrandan uzaklaştırıp akranlarıyla buluşturacak çok değeri çalışmalara imza atabilirler.
…
Canın Özünden, Can-ı Gönülden …
Dr. Özcan Kars / drozcankars.yenibaskent@gmail.com / @drozcankars
