Dr. Özcan Kars


Can’ın Özünden-9 / Kişisel – Toplumsal Gelişim-5 / İçsel Bakış-2

İçindeki çocuk / Çocuk neden sevgi ortamında büyümeli? / Öz-sevgi, öz-şefkat / Narin(ler) ve Sıla(lar) ölmesin…”


Sosyo-Analiz / Sosyal - Toplumsal Bakış / Birey – Toplum / Yaşama Dair…
Can’ın Özünden-9 / Kişisel – Toplumsal Gelişim-5 / İçsel Bakış-2


Her ortamın, her bir dönemin kendine özgü koşulları vardır. Tıpkı sizin bu yazıyı okumaya başladığınız an gibi. Sadece bir öneri sunmak isterim. İçsel yolculuk, içsel bakış hazırlık gerektirir, farkındalık düzeyinizi artırmayı gerektirir. Çünkü aynadaki sizden daha öteye geçeceksiniz. Hani “gözler kalbin aynasıdır…” diye devam eden bir şarkı sözü var ya…
Hemen cep telefonunuzdan ya da bilgisayarınızdan “Masum Değiliz” yaz ve Sezen Aksu’nun bu şarkısını dinlerken bu yazıyı okumaya başla… 

İçindeki Çocuğa Sarıl
Kan ter içinde uykularından uyanıyorsan eğer her gece
Yalnızlık sevgili gibi boylu boyunca uzanıyorsa koynuna
Olur olmaz yere ıslanıyorsa kirpiklerin artık her şeye
Anneni daha sık anımsıyorsan hatta anlıyorsan
Kalbini bir mektup gibi buruşturulup fırlatılmış
Kendini kimsesiz ve erken unutulmuş hissediyorsan

İçindeki çocuğa sarıl
Sana insanı anlatır
Eller günahkar
Diller günahkar
Bir çağ yangını bu bütün
Dünya günahkar
Eller günahkar
Diller günahkar
Bir çağ yangını bu bütün
Dünya günahkar
Masum değiliz, hiçbirimiz
Masum değiliz, hiçbirimiz
Sezen Aksu

Yapay zeka sizi Sezen Aksu’nun diğer şarkılarına da götürmüşken belki siz de kendi çocukluğunuza gitmiş olabiliriniz. Bir şarkı, bir anlık görüntü, bir koku ansızın sizi sarıp sarmalar ve alır götürür uzaklara… Dalıp gidersiniz de, uykudan uyanıp hatırlamayabilirsiniz.

İçsel Bakış-1 yazımızda, bir meditasyon, tefekkür denemesi yapmıştık ve sizleri ölümle yüzleştirmiştik. Bu sefer de çocukluğunuza götürmek istedim. Amerikan filmlerinde “Zaman Makinesi ya da zamanlar arasında seyahat” çok şaşılacak bir iş gibi sunuluyor. Oysa insanoğlu sadece kendi yaşamının farkında olabilse, yaşarken zamanın gerisine de ilerisine de gidip gelebildiğini fark edebilecek aslında…

Son günlerde ülkemizde çocukların yaşadığı travmalar hepimizi derinden sarsıyor. Onların başına gelenler bizleri iyice kendi kabuğumuza, kendi “konfor alanımıza” hapsediyor. Peki kendi konfor alanımızda yaşadıklarımızın ne kadar farkındayız? Kendimize “öz-sevgi” ve “öz-şefkat” gösterebiliyor muyuz? Kendimizi ne kadar tanıyoruz?...
Bir arkadaşım yazmaya başladığım bu yazılar için “çok soru soruyorsun?” dedi. Haklı aslında ama soru sormak konuşmaktan daha kıymetli değil mi? Kişisel meraklarımız sorular aracılığıyla dile gelir…
İnsan zamanla unutur yaşadıklarını, acılarını unutur, sanki o yaşadıkları hiç yaşanmamış gibi davranmak biraz da işimize gelir belki. Her birimiz için farkı bir zaman diliminde “Pandora’nın kutusu açılıverir”, içinden çıkanlara şaşırır da kalakalırsınız. Dışarı çıkanları kutuya yeniden sığdıramazsınız. İşte son günlerde ülkemizde Narin ve Sıla örnekleri Pandora’nın kutusunun açılmasına sebep olabilir.
Master Tezimi bundan tam 30 yıl önce yazmıştım. Çocuk İhmali ve İstismarının Nedenleri ve Sonuçları üzerineydi. 1996 yılında kitap halinde de bastırmıştım. 90lı yılların başlangıcında konu yeni yeni ülkemizde akademik alanda çalışılmaya başlamıştı. Çocuk ihmali ve istismarı; çocuğun gelişimine (fiziksel, ruhsal ve sosyal)  zarar veren her pasif ve aktif eylem olarak tanımlanabilir. Çocukların ihtiyaçlarını gözardı etmek, yok saymak “pasif”, çocuğa bağırıp çağırmaktan dövmeye, tacizden tecavüze kadar varan insanlık dışı aktif davranış da “istismar”.
Maalesef içinde yaşadığımız toplumda dayağı bile hoşgörmek için uydurma “atasözleri / özdeyişler” ortaya atılmış: “Dayak cennetten çıkmadır” mesela. Bu sözü azıcık irdeleyince “dayak (şiddet) da Şeytan gibi cennetten kovulmuştur”. Şiddet yaşandığı her ortamı “bozar”. Havasını bozar, enerjisini negatife döndürür, nefes alamazsınız. Pek çoğumuz çocukluk döneminde ya yaşamıştır ya da şahit olmuştur. Maalesef çocukken bir yetişkinden, akranından ya da yaşça senden küçüklerden gördüğün şiddet, senin de üzerinde ağır hasar bırakmıştır. Kimisi yaşadıklarını, açılmamak üzere “kalbindeki sandığa kilitleyip” anahtarını da ya atmış ya da saklamıştır. Yıllar geçtikçe de, ne anahtarı nereye attığını hatırlar ne de sandığı. Taa ki, bugünlerde toplumumuzda büyük bir manevi çöküntüye neden olan çocukların başına gelen olaylara kadar…

İçimizdeki çocuğa sarılmanın tam zamanı…
3-5 yaşınızdaki haliniz, ya da 8-10 yaşlarınızdaki halinizi hatırlayın. Varsa eski albümlerdeki fotoğraflarınıza bakın. Bir arkadaşım, “ya Hocam, bu içimizdeki çocuk ne’menem bir şey? Neden ben onu göremiyorum? Diyordu. Ben de gözünde somutlaştırması için bu fotoğrafların ona yardımcı olacağını söylemiştim. Çocuklukta yaşadığımız zorluklarla baş etmek kolay değil. Psikiyaristler, psikologlar ve sosyal hizmet uzmanları, rehber öğretmenler bu travmaların sonuçlarıyla belki de her gün karşılaşıp, danışanlarına yol gösteriyorlar.
Anne baba olmak o kadar da kolay olmamalı, yetiştirdiği çocuğun en temel hakkı olan “yaşama hakkını” bile koruyamamak, çocuğun istismarına neden olmak ya da yaşanan cinsel istismarı görmezden gelmek hepimizin vicdanını derinden kanatmadı mı?
Çocukları korumak tek taraflı sadece ailenin üstesinden gelebileceği bir durum olmaktan çıkabiliyor. Birden çok bilim dalının, mesleğin ortak çalışma alanı, çok sektörlü, çok taraflı ve “uzmanlık bilgi ve becerisi” gerektiren bir konu. Keşke her çocuk istenildiği ve sevgi dolu bir ortamda dünyaya gelse ve büyüyebilse…
Çocukluk dönemi zannedildiği gibi sadece sevinç ve mutluluktan ibaret değil, tıpkı hayat gibi… 
Peki çocuklukta yaşadığımız travma bir şekilde su üzerine çıktıysa, nasıl baş edeceğiz? Önce içimizdeki çocuğu yok saymaktan vazgeçeceğiz. Ona sımsıkı sarılacağız. Onun gözlerindeki korkuyu görüp, onu sakinleştireceğiz. Kendimize acımasız davranmayı bırakacağız, önce kendimize öz-sevgi gösterip kendimize şefkatli olacağız. Kendisini yok sayan, kendisine kaba davranan bir kişinin çevresine iyi davranmasını bekleyemeyiz…
Bugün, bu yazıyı okuduğun şu an kendinle barışmana, içindeki çocuğa sarılmana vesile olsun…          

Kuran- Kerim’de En’am Sûresi 140. Ayette; “Çocuklarını bilgisizlik yüzünden câhilâne bir davranış olarak beyinsizce öldürenler ve Allah’ın kendilerine ihsân ettiği helâl rızıkları hem de Allah adına yalan uydurarak haram sayanlar gerçekten ziyana uğramışlardır. Onlar kesinlikle azıp sapmış, doğru yolu bulamamışlardır”.

Anne-babalara ne oluyor ki, Peygamberimizin (S.A.V.); 
“Çocuğunun senin üzerinde hakkı var” (Müslim, Sıyam, 183)
“Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir” (Tirmizi, Birrve Sıla, 15)
Hadisleri varken, duymazdan gelerek yaşıyorlar.

Canın Özünden, Can-ı Gönülden … 
Sağlıklı ve topluma faydalı günler geçirmeniz dileğiyle, saygı ve selamlarımla...
   
Dr. Özcan Kars / drozcankars.yenibaskent@gmail.com / @drozcankars
 

ENERJİDE MERKEZ ÜLKE :TÜRKİYE...

RUSYA SALDIRI BAŞLATTI!...

Donald Trump, Kasım Seçimlerinde Aday

Trump'a suikast girişimi

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ YAZDI: "5 TEMMUZ 2009 URUMÇİ KATLİAMI"

Gazetecilerin Diaspora Faaliyetlerine Destek Kamu Birliği Başkanı Fuad HÜSEYİNZADE Yazdı: "Azerbaycan Gerçekleri"

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ, "ŞUŞA BEYANNAMESİ TÜRKİYE-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİNİ ÜST SEVİYEYE ÇIKARTMIŞTIR"

Resul DAĞSARAY SDE İçin Yazdı: "İran'da Cumhurbaşkanlığı Seçimi; Güç Oyunlarında Yeni Bir Cephenin Defakto Olarak Tanımlanma Sahnesi"

Gazeteci Yazar Mesut Haray Yazdı: "Güney Azerbaycan Milli Hareketi: Özgürlük, Adalet ve Ulusal Devlet Hedefiyle Mücadeleye Devam"

ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI VE SİYASET BİLİMCİ İSMAİL CİNGÖZ İSRAİL'İN OLASI LÜBNAN SALDIRISI HAKKINDA ÖNEMLİ DEĞERLENDİRMELERDE BULUNDU

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 5 5 0 0 13 15
2.Fenerbahçe 5 4 0 1 11 13
3.Beşiktaş 4 3 0 1 6 10
4.İstanbul Başakşehir 5 3 1 1 4 10
5.Eyüpspor 5 2 0 3 4 9
6.Samsunspor 5 3 2 0 3 9
7.Konyaspor 5 2 2 1 -1 7
8.Sivasspor 5 2 2 1 -1 7
9.Antalyaspor 5 2 2 1 -3 7
10.Göztepe 4 1 0 3 2 6
11.Kasımpaşa 5 1 2 2 -2 5
12.Rizespor 5 1 3 1 -10 4
13.Trabzonspor 3 0 0 3 0 3
14.Gazişehir Gaziantep 4 1 3 0 -3 3
15.Alanyaspor 5 0 2 3 -5 3
16.Bodrum FK 5 1 4 0 -5 3
17.Kayserispor 3 0 1 2 -1 2
18.Hatayspor 5 0 3 2 -5 2
19.Adana Demirspor 5 0 4 1 -7 1

YAZARLAR