AKP olarak bu ülkeyi 22 yıldır yönetiyorsunuz! Merak ediyorum, Murat Kurum dışında kavga etmediğiniz bir kurum kaldı mı? FETÖ üyesi Hakim ve Savcılarla “Ergenekon” ile “Balyoz” operasyonlarını başlattınız. Türk ordusuna düşmanın bile veremeceği zararlara sessiz kaldınız. Atatürkçü subayları bir bir tasfiye ederken bir çok “Kul Hakkı”na girdiniz! Bu yüzden, bizlere 15 Temmuz’u yaşattınız! İktidara gelmeden önce “Başörtüsü” diyordunuz! Sonra bunu “Din dayatmacılığı”na taşıdınız! Neredeyse her mahalleye bir İHL açarken, “Dindar gençlik” yetiştireceğinizi söylemiştiniz! Tarikatların büyümesine göz yumdunuz! Sayenizde insanlar dinden imandan soğudu! Gençler arasında deistlik ataistlik yükselmeye başladı! Bir ülkenin geleceği iyi eğitim almış gençlere bağlıdır. Ama siz eğitimin de içini boşalttınız! Sınavlardaki başarı oranları nerelerde görüyorsunuz. Eğitimde kaliteyi yükselteceğinize hala ÇEDES projesi ile bütün okulları İHL yapmaya çalışıyorsunuz. Yapmayın artık, bir durun!.. * * * Sizler “İtibardan tasarruf etmeden” mutlu mesut yaşarken, halk ne durumda farkında mısınız? İsterseniz ben söyleyeyim: Hayat pahalılığı insanları canından bezdirmiş durumda. Gençler iş bulamıyor. Emekliler açlık sınırının altında yaşıyor. Minik öğrenciler bile okula artık aç gidiyor! Bizim dinimizde “Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” deniliyordu. Hakikaten siz kimlerdensiniz? Ama merak etmeyin, yandaş müteahhitleriniz çok mutlu! Devlet ilanları ile desteklediğiniz yandaş basın çok keyifli! Liyakatsız oldukları halde devlette görev verdikleriniz sizleri seviyor! Peki ya, tarım ve hayvancılık ile uğraşan köylümüz, sanayicimiz, ihracatçımız, küçük esnafımız da mutlu mu? Haydi onu da siz söyleyin! * * * Son zamanlarda ANAYASA MAHKEMESİ’ni hedefe koyduğunuzu görüyorduk. Anayasa Mahkemesi’nden ne zaman sizin işinize gelmeyen bir karar çıksa “Bu mahkemeyi de tanımam, kararı da tanımam” diyordunuz. Sonra da hep bir ağızdan bu kurumun kapatılması gerektiğini söylüyordunuz! Bizler tahmin ediyorduk ama niyetiniz şimdi daha net anlaşıldı! Bakla artık ağzınızdan çıktı! HAS PARTİ Genel Başkanı olduğu dönemde size en ağır sözleri söyleyen Numan bey, TBMM Başkanı sıfatı ile “Bu devletin aslı millettir. Devlet milletin işlerini iyi yönetmek için vardır. Mesela çok sıradan gibi gözüken, Anayasada yer alan ‘Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür’ tabiri bu perspektiften bakıldığında değiştirilmelidir. Çünkü devletin ülkesi olmaz, devletin milleti olmaz. Bu metin, ‘milletin gücü üzerine yükselen devlet anlayışı’ ile yeniden ele alınmasının önemli olduğunu düşünüyorum” deyiverdi. Dur biraz Numan bey! * * * Anayasamızın 4’ncü maddesinde “Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez” diye yazıyor. Bu durumda ilk 3 maddede tek kelime değiştirilemez bilmiyor musunuz? Buna rağmen neden laf cambazlığı yapıyorsunuz, Eyy Numan bey! 3’ncü madde yazılı olan ‘Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür’ perspektifinin değiştirilmesi gerektiğini söylerken aynı maddenin devamında yer alan “Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanunda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı “İstiklal Marşı” dır. Başkenti Ankara’dır” diye yazdığını neden? söylemiyorsunuz! 3’ncü maddede değişiklik düşünen kafalar, devamını değiştirmek istemez mi? Onlara da el uzatılmayacağının bir garantisi var mı? Eyy Numan bey!
Halbuki siz TBMM kürsüsünden bu anayasa üzerine yemin etmiştiniz! Şimdi bu sözünüzde durmuyorsunuz. Biz size hala neden güvenelim Eyy Numan bey! Son sözlerinizle Türk Kurtuluş Savaşında Çanakkale, Erzurum, Batum ve Azerbaycan cephelerinde binbaşı olarak görev yapmış, Balkan Savaşı ve Sakarya Meydan Muharebesi’nde bulunmuş dedenizin kemiklerini sızlattığınızı da mı? Düşünmüyor sunuz! Anayasa’nın ilk 4 maddesi bu vatanın ve milletin teminatıdır. Bizim dinimizde “Vatan sevgisi, imandandır” anlayışı var. Siz buna inanmıyor musunuz? Eyy Numan bey, * * * Sahi ya, siz “KURTULMUŞ”tunuz değil mi? Ama bu ülkenin de, sizden ve sizin anlayışınızdan kurtulma zamanı geldi! Bunun için tüm Siyasi Partiler ve STK’lar hiç vakit geçirmeden bir araya gelmeli, yeniden parlamenter sistem için acilen seçime gidilmelidir. Çare kesinlikle ATATÜRK’ çizgisidir!