Güne Merhaba
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, içinde bulunulan süreci doğrudan Rusya’nın varoluş gerekçeleri üzerinden yönetiyor.
Putin şunu görüyor: Küreselcilik esaslı yapılanmanın temel paradigması, kadın ve erkek cinsiyetini tasfiye ederek, beraberinde aileyi ortadan kaldırmak ve biyolojik insanı, aynı zamanda kavramı yok etmek.
Bu plânın nihaî amacı elbette devletlere diz çökertip kendi ŞEYTAN KRALLIĞINA DAYALI TEK DÜNYA DEVLETİNİ kurmak.
Bu anlamda kullandıkları en stratejik başlıklardan biri, dikkat edin, toplumların
Dinî hassasiyetlerini yani ,din psikolojisi üzerinden ortaya çıkan hassasiyetleri kendileri için güçlü bir silah haline getirmek.
Putin, sağlam bir paradigma oluşturmuş durumda ve bu paradigmanın gerektirdiği devlet hassasiyetini çok güçlü bir şekilde ortaya koyuyor.
Kendi kontrollerinde, özellikle din psikolojisi üzerinden hareket eden, oluşturdukları toplumsal yapıyı Batı’nın egemenlik alanına veren bu tip örgütlerin millî güvenlik meselesi olduğunu fark ederek hareket ediyor Putin.
Bu anlamda attığı adımlar, aslında doğrudan küreselci yani devletleri, insanı, vatan kavramını tasfiye etmek isteyen küreselci yapıya karşı son derece stratejik.
Türkiye’nin net bir şekilde bu tip yapılanmalarla , yani kontrolleri uluslararası istihbarat örgütlerinin ve dahi Emperyalizmin kontrolü altındaki ve de devletimizi emperyalizm adına ele geçirmek isteyen ilgili yapılara milli güvenlik perspektifinde, vakit geçirmeden hareket etmesi gerekiyor.
Türk devlet aklı kararlılıkla, kendi kodlarına uygun, devlete müdahil olmak ve ele geçirmek isteyen, devleti kendi dar gruplarının çıkarlarının aracı haline getirip topyekûn milleti tutsak etmek isteyen bütün yapılara karşı harekete geçmek zorundadır.
Gecikilirse paramparça oluruz.