Hasan Yakup CANGÜVEN

Tarih: 21.01.2025 18:51

İKİ USTA BİR KALFA

Facebook Twitter Linked-in

Bundan yaklaşık iki yıl önce, 5 Şubatı 6 Şubata bağlayan gece  merkez üssü Kahramanmaraş olan 11 ilimiz  7.7 ve 7.6 büyüklüğünde artarda gerçekleşen iki depremle sarsıldı. 

Yüzyılın en büyük “Anadolu depremi” olarak ifade edebileceğimiz Kahramanmaraş depremlerinin şiddeti, fay hattının geçtiği yerlere verdiği hasar, yaptığı tahribat bölgenin demografik yapısını, ülkemiz ekonomisini ve o gece ailelerini, yakınlarını, eşlerini, çocuklarını, anne ve babalarını, dost, akraba ve arkadaşlarını kaybeden onbinlerce depremzedenin travma geçirmelerine, hayatlarını paylaştıkları kişilerin artık yanlarında olmayacağı gerçeği karşısında iç dünyalarında uzun yıllar kapanmayacak büyük bir boşluğa neden oldu. 

Ulus olarak, millet olarak, devlet olarak, ülke olarak acımız ve kayıplarımız büyük. Yaralarımız derin ve hala açık. Bunu tarif edebilmek, bunu tanımlayabilmek, söz , yazı, şekil veya herhangi bir figür ve görselle çizmek, tasvir ve ifade edebilmek çok zor…

Zaman, amasız, fakatsız ve lakinsiz olanca hızıyla, geride bıraktığı acı, gözyaşı ve yaralarla yoluna devam ediyor…

Osman Oral ustamız da büyük Anadolu (Kahramanmaraş) depremini yaşamış, hayatta kalmış onbinlerce depremzeden biri. 

Osman ustayı burada, mahallemizin güzide berberi Rıfat İmal Ustanın yanında tanıdım. Osman Usta, Depremde ağır hasar alan Adıyaman ilimizden çıkmış, çocukluğunu, gençliğini ve hatıralarını  enkaz yığınlarının altında bırakarak  Ankara'ya Keçiören ilçemize, yaşadığımız Mahalleye gelmiş!.. 

Osman Usta, berberlik mesleğini onurla, gururla, elinin emeğiyle, büyük bir titizlikle, acele etmeden, baştan savmadan, savsaklamadan semtimizin güzide esnafı otuz yıllık berberim Rıfat usta ile birlikte en güzel şekilde icra ediyor. 

Müşterilerinin isteklerine göre saç kesimini, sakal tıraşını, yüz cildi bakımlarını itinayla, özenle, işinin meslek uzmanı olarak, işinin erbabı, işinin bir bileni olarak büyük bir titizlikle yapıyorlar.

Hani, «Bülbülü altın kafese koymuşlar, ille de vatanım» demiş ya. İnsan başka memleketlerde ne kadar rahat ve konfor içinde yaşasa da yine de kendi yurdunu, memleketini, doğup-büyüdüğü topraklarıa olan özlemini içinde hep taşıyor. 

Osman ustayı ne zaman ziyarete gitsem; memleket hasretinden bahseder, yıkılan, tahrip olan evine karşı olan özlemini, depremde aldığı büyük hasarı kapatmaya, yaralarını sarmaya çalışan Adıyaman’ı, memleketini,çok özlediğini duygulanarak anlatır. Bununla beraber  Kommagene Krallığının günümüze miras bıraktığı anıt mezarları, benzersiz manzaraları, doğanın ve Doğu’nun o gizemli harikası, güneşin en güzel doğduğu ve dahi en güzel battığı yer olan Nemrut Dağını ve o kadim şehrin  topraklarının gözünde tüttüğünü söyler… 

Aile ocağının bulunduğu doğup yaşanılmış küçük kentlerden büyükşehirlere, metropollere göç etmek, memleketinden uzak kalmak, bunun insan iç dünyasında yarattığı duygusal boyutu aşmak, yabancı ellerde yaşam mücadelesi vermek her insana zor gelir. 

Osman Ustanın zihninde yarattığı “Gurbet algısı ve yalnızlık hissinin” zaman içinde değişime uğrayacağına inanmak istiyorum. Bunu en iyi yorumlayacak olan zamandır. 

O küçük berber dükkânında Osman Ustaya koltuk vererek büyük bir manevi destek olan Keçiören, Güçlükaya mahallemizin sevilen insanı, mümtaz ve mütevazı berber esnafı Rıfat İmal Ustaya, haftanın her Pazartesi sabahı büyük bir sabır, özen ve titizlikle yaptığı saç, sakal, ense tıraşı ve cilt bakımı için Osman ORAL Ustaya, bugünün çırağı, yarının kalfası ve nihayetinde yakın bir zamanda kendini bu meslekte geliştirerek yüksek bir maharet ve kabiliyet sahibi bir berber ve kuaför ustası olacağına yakından şahitlik ettiğim Yiğit KARAKAYA evladımıza başarılar diliyorum.

                                               Soldan Sağa-Rıfat İmal, Yiğit Karakaya, Hasan Yakup Cangüven ve Osman Oral

Biz Osman ustadan, Rıfat ustadan, Yiğit kalfadan razıyız. İnşallah onlarda bizden razıdırlar. 

Allah emeklerini zayii ve ziyan etmesin. Kazançları bol ve bereketli olsun. 

Kendilerine en kalbi, en harbi, en hasbi ve en samimi duygularımla teşekkür ediyorum.

Var olsunlar…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —