Rabia Barış'ın Köşesi

Tarih: 26.02.2025 11:44

İNSAN HAYATI

Facebook Twitter Linked-in

İnsan hayatında dört mevsim vardır.  Her insan bu alemde dört mevsimi göremez. Bir de beşinci mevsim vardır ona naz makamı derler bu yaş bazı insanlara hediye olarak bahşedilmiştir…

Beşinci mevsimde yaşam kalitesi düşer zira naz makamı kolay değildir. Enerji düşmüş ele bakan masum bir hayattır.

İlk mevsim hoş geçer çocukluk çağı, gailesi yoktur yer içer gezer. İkinci mevsim yaz bahar ayıdır gençliğin verdiği çılgınlık vardır. Gözünü daldan budaktan esirgemez ancak bazıları mutlu bazıları mutsuz yaşar gider.

Sonbahara girer üçüncü mevsim olgunluk yaşıdır güz mevsimidir gençliğin sonu yaşlılığın önüdür. Evlatlar, gelinler, damatlar torun torba bayram havasıdır ortam.

Dördüncü mevsim kış mevsimidir, yavaş yavaş üşür el ayak, kan çekilir derman düşür kalitesiz bir yaşam başlar. Gözün, dizin feri çekilir, güneşin saçlarına umut bağlanır ısıtsın diye. Sekseni gören dört mevsimi görmüştür.

Bundan ötesi hediyedir insana yani naz makamıdır. 

Bu mevsimde sağlıklı yaşayanlar için hayat çok güzeldir. 

Yatağa düşenler için hayat çok zor olur zira beden doldurmuştur ömür yaşını, kimisi duymakta kimisi görmekte çok zahmet çeker. 

Birisinin elleri titrer kaşığını tutamaz, birisi yatağından kalkamaz, birisi bunamıştır kendinden habersiz yaşar, umulur ki herkes iyi olsun. Kimseye muhtaç olmadan sağlıklı yaşasın.

Bir insan ne kadar yaşarsa yaşasın her canlının sonu ölümdür. Önemli olan nerede, nasıl yaşadığı ve zaman denen mefhumu nasıl kullandığıdır. 

Biliyoruz ki yaşamak için doğduk, ölmek için yaşıyoruz. Ömür mevsimlerini bu bilinçle yaşayanlara ne mutlu…

Ölüm acı bir gerçek ve kaçınılmaz bir son. Yüce Allah imanı kamilden ayırmasın.


İHTİYAR OLMAK

Tükenir enerjin, düşersin güçten,
Ayağın yavaşlar, gelirsin geçten,
Gönül alıngandır, alınır hiçten,
Çareyi bitirir ihtiyar olmak.

Bastonu alırsın dermandır diye,
Hakk'a şükredersin fermandır diye,
Dönüp baktığında o an geriye,
Geçmişe götürür ihtiyar olmak.

Yaşayan görecek fersiz bedeni,
Yoktur bir çaresi yaştır nedeni,
Gözünden geçirir önden gideni,
Ah-ı vah getirir ihtiyar olmak!

İpliğin direnir geçmez iğneye,
Elin titrer, yer bulamaz düğmeye,
Başını bükersin boyun eğmeye,
Yüreğe oturur ihtiyar olmak.

Kimi etrafına sessiz bakınır,
Kimi esen rüzgârlardan sakınır,
Kimi huysuz  sabah akşam sıkınır,
Yatırır köşeye ihtiyar olmak.

Biri korkar evde yalnız kalmaya,
Gücü yetmez ekmeğini almaya,
Sebep arar efkârını salmaya,
Gününü yetirir ihtiyar olmak.

Kimisi olgundur yakışır yaşı,
Kimisinin bitmez gönül savaşı,
Kimisi bağrına basmıştır taşı,
Ehli hal kotarır ihtiyar olmak.

Pek çok hastalığın vardır çaresi,
Yaş düşkünlüğünün yoktur çaresi,
İlgiyle haz bulur gönül yâresi,
İğneler batırır ihtiyar olmak.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —