İsrail Başbakanı Netenyahu, son dönemlerde sahipsiz köy ve köyler gördü ki değneksiz gezmeyi alışkanlık haline getirmeye başladı... Alışkanlık haline getirmiş olduğu bu gezmelerini yaparken o köylerin bir gün sahiplerinin çıkacağını hiç düşünmeden ileri gitti.
Bir önceki yazım da “ Elin yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanırmış” demiştim. Netenyahu’nun bugüne kadar yaptığı her saldırının sonrasında hiç bir ülke çıkıp da gerçek manada bir cevap veremedi. Netenyahu, bugüne kadar yaptığı bütün saldırılarını İran üzerinden yaptı. İran’ın buna karşılık bugüne kadar vurdum vuracağım söylemleri hep sözde kaldı. Vuracağı zamanda önceden haber verip göstermelik vurdu.
İsrail, 03 Ocak 2020 tarihinde Kudüs Komutanı ve İran’ın gelecekteki Cumhurbaşkanı adayı Kasım Süleymani’yi ne zaman ki öldürdü İran yine göstermelik İsrail’i vurdum vuracağım laflarını yükseltmeye başladı. Sen misin bu kadar sesini yükselten deyip bu kez de 01 Nisan 2024 Şam’daki İran Büyükelçiliğinin bitişiğindeki İran Konsolosluğunun ek binası bombalarla yerle bir edildi. Aralarında Devrim Muhafızlarının üst düzey Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral Muhammed Rıza Şah da vardı. Yapılan bu saldırıda onunla beraber 16 kişi daha hayatını kaybetti.
Yaklaşan tehlikeyi ve oynanan büyük oyunu iyi gören dönemin İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi sahaya inerek önce Türkiye sonrasında Azerbaycan ile görüşerek Ortadoğu da barışı sağlamak için mücadele ediyordu ki ömrü bunu yapmaya yetmedi. Azerbaycan da yapılan bir açılış sonrası İran’a dönerken Reisi’nin helikopteri düşürülerek öldürüldü.
Bu kadar olaya rağmen şımarık Netenyahu ödüllendirilmiş gibi ABD’ye tüm dünyanın kınadığı utanç kongresine davet edildi. Netenyahu’nun, bu utanç kongresindeki konuşma metnini Piramidin Tepesinin verdiğini düşündüğüm tüm yalanlarını anlatmaya başladı. Yaptığı konuşmasında toplamda 72 tane yalan söylemiş, 72 kez kongredeki çaresiz ve mecbur olan biri hariç tüm üyeler ayağa kalkarak kendisini 72 kez alkışladılar.
Gelecek tehlikeyi görmeye başlayan İran Hükümeti başına gelecekleri artık çok iyi anlamaya başladı. İlk iş olarak Rus üretimi MURMANSK BN adlı menzili 5 bin km olan, Askeri haberleşme uydusunun önüne geçebilen ultra Elektronik savaş sistem aldığı iddia edilmektedir. İleri seviyede olan bu sistem aynı zamanda NATO’ya karşı bir sistemdir. Bu sistemi kullanan ülke dünyanın en güçlü ülkeleri arasında olur. İran acaba bu sitemi aldı mı henüz teyit olacak bir resmi açıklama yapılmadı. İran gerçekten bu sistemi aldıysa horoz güreşini neden hala yapıyor?
Netenyahu, bugüne kadar 10 bin masum insanı öldürdü kimseden çıt çıkmadı. 20 bin masum insan öldürdü çıt çıkmadı. Bu sayı 40 bin oldu ABD utanç Kongresine davet edilerek ayakta alkışlandı.
Şimdi ABD’ye soruyorum; “Bu mu ABD’nin İnsan Hakları ve demokrasi anlayışı!.. “
Bu anlayış acaba hangi ABD’nin Pentagonun mu ABD de seçilen ABD Başkanının mı yoksa ABD’yi yöneten Piramidin Tepesi ABD’nin mi ?...
Şimdi ABD Başkanı Bıden’a soruyorum; “ Şımarık soykırımcı Netenyahu bugünlerde Ortadağu’ da bütün Ortadoğu ülkelerinin sınır uçlarına bile bile basıyor. Netenyahu bu gücü ABD den mi yoksa sizin de üstünüz olan Piramidin Tepesinin üstünden mi alıyor?”
İran’ın Başkenti Tahran da İsmail Haniye’nin öldürülmesi İran’ı biraz harekete geçirmiş gibi göründü. Bunun üzerine ABD Heyeti 03 Ağustos Cuma günü Türkiye üzerinden İran’a gitti mi? Bu heyet İran da yetkililere fazla ileri gitmeyin yine göstermelik birkaç başlıksız füzeler atın ama ileri gitmeyin, Biz de size Nükleer Silahlanmanıza müsaade edelim. İşte o zaman bu hareket Netenyahu için en büyük darbe bu olur deyip İran ile ABD arasında Atom Barış anlaşması yapıldı mı? İran’a Atom üretimine izin verildi mi?
Şimdi Piramidin Tepesine tekrar soruyorum: ” Sizin hedefiniz Ortadoğu’daki savaşı bitirmeye çalışan bir lideri öldürmekle tehdit etmeniz, bugüne kadar İran, Irak ve Libya gibi ülkelerin liderlerini öldürüp Mısır, Suriye gibi ülkeleri parçalayarak susturmuş olabilirsiniz.
Ama bu sefer durum farklı!...
Filistin halkının arkasında ve Suriye halkına benzemez. Canlarını verirler ülkelerini asla terk etmezler. Ortadoğu da barışın anahtarı olan Türkiye’yi de o susturabileceğini sandığınız ülkelerle karıştırmayın!
Türkiye, Ortadoğu ve Doğu Karadeniz de her şeye rağmen barışı sağlayacaktır. İran üzerinden nasıl oyun veya oyunlar oynarsanız oynayın hazırladığınız tüm planlar mutlaka elinizde patlayacaktır. Ve Hayalini kurduğunuz, düşündüğünüz büyük İsrail Devletini kurup Ortadoğu’yu yönetme planınızda ters tepecektir. Ortadoğu da en büyük söz sahibi Türkiye olup kurmayı düşündüğünüz, planladığınız sözde terörist devleti asla kurulamayacaktır. Ortadoğu da silah satarak akıtılan tüm kanların hesabı mutlaka verilecektir.
İran’ın tarihine dönüp baktığınızda bugüne kadar hiçbir zaman Hristiyan dünyası ile savaştığı görülmemiş, tüm savaşı hep İslam Ülkeleri ile olmuştur. Bu önemli detayı Türkiye, Rusya ve Çin de çok iyi bilmektedir. İran’ın son hamlelerinde Rusya, ABD’ye karşı İran’ın yanında olacağı sinyallerini verirken Çin ve Türkiye’nin tavrı ne olacaktır?
Bu demektir ki Piramidin Tepesindekiler tarafından 3. Dünya Savaşının sinyalleri verilmeye başlanmıştır. Rusya İran’ın yanında ABD’de İsrail’in arkasında olunca artık bu savaşın adı: 3. Dünya savaşı olacaktır…
