KARDELEN
Sevgili okurlarım merhaba, nasılsınız demek istiyorum sizlere…
Çünkü bu günlerde bu soruyu kimse samimi olarak sormuyor.
İyi diyip geçiyoruz ama gerçekten nasıĺız?
Belki aile de belki hayatta haksızlığa uğradık. Neden hep gözyaşlarımızı gülücüklerle kamufle etmek zorunda kalıyoruz?
Çünkü insanlar bizi anlamak için dinlemiyor. Çoğu cevap vermek için bir açtığınızı arıyor .Fırsatını bulunca da hemen daha düne kadar böyle idin unuttun mu demek için can atanlar da var…
Ben demiştim eee demiştin madalya falan mı bekliyorsun…
Karşında ki zaten zor durumda bu söz şifa mı olacak yarasına!.. Doğru dertleri şifa olmak değil.Belki de kendisi daha büyük hatalar yaptı ve böyle bir ön görü de bulunabildi.
Bu sizin ondan akılsız olduğunu göstermez. Aksine yeni tecrübe kazandığınızı gösterir. Kendinizle gurur duymalısınız. Hata yaparım korkusuyla bir köşede oturmak yerine risk alıp hayata karıştınız.
Her birey birbirinden farklıdır…
Elmaslar baskı altında ortaya çıkar. Kendimizi başkalarıyla kıyasladıgımız sürece asla mutlu olamayız. Çünkü dahanın bir sonu yoktur. Var olduğumuz toplumda gerçekleştirmemiz gereken rollerimiz mevcut.
Eş, anne, baba ,çocuk, işçi, öğrenci vb...
Peki bizler bu rolleri sırasıyla yapabildik mi? Yoksa çocukken ebeveyn olmak zorunda mı bırakıldık. Maalesef bir çocuk bu durumda hayatın yüklediği ağır sorumluluklar dışında sorumsuz ebeveynlerin de sorununu yüklenmek zorunda bırakılıyor.
Peki nereye kadar?..
Büyüdüklerinde akıllarında tek bir soru neden çocuk olamadım?
Kız yada erkek farketmez ama toplum kız çocuklarına daha fazla kısıtlama koyup aynı zamanda herseyi dört dörtlük yapmasını bekliyor. Bu yüzdende kadınlar daha fazla yıpranıyorlar.
Hayat müşterektir. Ortak yaşanılan alanların sorumluluğu ortak olmalıdır…
Kadın her yerde her koşulda mağdur değil mağrur olmalıdır. Kendine dahi değer vermeyi bilmeyen insanlar yüzünden katagorilestirilemez.
Eğer bir kadın anneyse ekstra sorumluluk almıştır. Bize düşen onu desteklemektir. Çok bilmişlik yada bilir kişiye zaten ihtiyaç yok. Sadece bazı özel günlerde kadına çiçek almak başlı başına bir değer göstergesi değildir. Dahi kadının mesaisi bu özel günlerden ibaret olmadığı gibi yedi yirmidört devam eder.
Çocuk uyurken üstünü açtı mı? Bu gün çocuk derslerini anladı mı? Sınavı nasıl geçti? Besinler GDO'lu mu? Gibi bir soru sorular sorar kendine ve gün sonunda acabası hep vardır. Annelerimiz en değerli varlıklıklarımız.
Zor zanaattır kadın olmak herşeyden önce insan kalabilmek…
Sevgiyle kalın...