PKK, Türkiye Cumhuriyetinin doğu ve güney doğusu, Irak’ın kuzeyi, Suriye’nin kuzey doğusu ve İran’ın kuzey batısını kapsayan bölgede öz yönetim kurmayı amaçlayan ve bu amaçla söz konusu topraklara sahip olabilmek için askeri hedeflere, köy korucularına ve sivillere karşı saldırırlar düzenleyen yasa dışı ayrılıkçı silahlı örgüt.
NATO, ABD, Avustralya, Japonya, Kanada, Kazakistan ve bölgedeki Türkiye, Suriye, Irak ve İran’ın da aralarında bulunduğu çeşitli ülkeler ve uluslar arası kuruluşlar tarafından terör örgütü olarak tanınmaktadır. Rusya, Çin, Hindistan, İsviçre, Mısır, İsrail, Tunus, Suudi Arabistan, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri ise PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmeyen ülkelerden bazılarıdır.
Bu bilgiler “VİKİPEDİ” de herkesin okuyabileceği bilgiler. Acıları yaşamış Cumhuriyetimizin hepsinin bildiği gerçekler.
Peki, gündemde ne var? Başta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin TBMM’deki Partisinin Grup Toplantısında söylediği sözler. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olumlu bakışı ve DEM Partili iki Milletvekilinin yanlarına deneyimli politikacı Ahmet Türk’ü de alarak Abdullah Öcalan’ı ziyarete gittiler. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşülerek renkli görüntüler servis edildi.
Siyasi dizi seyreder gibiyiz sanki. Şehitlerin kalbinde sıcaklığını koruyan bir dönemde Vatandaşların oylarıyla Mecliste görev yapan Milletvekillerimiz medyada hiçbir şey olmamış gibi parçalanan Suriye’nin geleceği henüz belirlenmemiş bir durumda Öcalan’ın terör örgütlerini sona erdirmesi halinde üyesi olduğumuz Avrupa Konseyi İnsan Hakları Mahkemesi ilkelerine bağlı kalarak Abdullah Öcalan’ı 25 yılını Hapishanede geçirmesinden dolayı ev hapsi veya özgürlüğünü vererek Hakkari’deki seçilmiş Milletvekillerinin istifa etmesi yoluyla o ilde yeniden seçimler yapılarak terör örgütü liderini Milletvekili yapacağız. Ve “mutlu” (?) yıllara dönmüş olacağız.
Tabi bu arada Anayasa değişikliği yaparak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı olma hakkını da vereceğiz. Maşallah (!).
Rahmetli Turgut Özal, kurucusu olduğumuz, merkezi Fransa’nın Strasburg kentinde yer alan Avrupa Konseyi’nin İnsan Haklarının Mahkemesinin alacağı kararları kabul etme kararlığını 80’lerin yürürlüğe sokmuştu. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşlarının iç Mahkeme kararları alındıktan sonra baş vurulabilecek son Mahkeme haline dönüşmüştü. Ne var ki; AK Parti iktidarı boyunca vatandaşlarımızın açtığı İnsan Hakları Mahkemesinde tazminat parasının devlet tarafından ödenmesi kararları alınmasına karşılık Cumhurbaşkanımız bazı alınmış tazminat kararlarını “YOK” hükmünü gündeme getirerek ödemeleri yerine getirmediğini de unutmayalım. Vatandaşın hakkı “YOK” hükmünde bakacağız, Abdullah Öcalan gündeme gelince demokrasinin cilvelerinden siyasi çıkarların melekleri olacağız.
Tansu Çiller’in Başbakan olduğu yıllarda PKK Brüksel’de bir otelde Kuzey doğu Kürdistan toplantısı yapılmıştı. Rahmetli Vedat Türkali, Yalçın Küçük, Ertuğrul Kürkçü de toplantıları izlemişti. Bir bildiri taslağı hazırlandı. Öcalan Bekaa’dan ekrana yansıtılarak taslak metin ne olursa olsun bildiriyi şimdiden kabul edeceğini söyledi. Vedat Türkali bildirinin tüm maddelerin teker teker oylanmasını istedi. PKK’lılar, “Vaktimiz çok az. Hepsini birden oylayalım” deyince Vedat Türkali, Yalçın Küçük ve Ertuğrul Kürkçü salonu terk etti. Şimdi elimde kalan 700 sayfalık belgeyi ben ne yapacağım. İktidar Oslo’da da görüşmeler yaptı. Şimdi içinde bulunduğumuz mesnedini tam bilemediğimiz yeni senaryoya nasıl bakacağız bilmem.
Takdir, sevgili okurlarımındır. Yeni yılınızı sağlıklı ve mutlu geçmesi dileği ile saygılarımla.