MHP Lideri Devlet Bahçeli 25 senedir Türkiye'de gündemleri belirleyen bir lider olarak biliniyor…
Bahçeli, yapmış olduğu son açıklamalarında bütün dünyada gündem olabilecek konuşmalar yaparak bir bakıma benim de sesimi duymuştur. 2023 yılından bugüne kadar yazdığım tüm yazılarda “ Türkiye Şanghay İşbirliği Teşkilatına girecek dolar İmparatorluğu da bitecek.Türkiye, Rusya ve Çin ticaretleri kendi para birimleri ile veya üç ülke hatta Şanghay İşbirliği Teşkilatını oluşturan 10 Asil 7 gözlemci üye ile yani 17 ülke bir araya gelip bir para birimi belirleyip tüm ticaretlerini o para birimleri ile yapacaklardır. İşte o zaman dolar İmparatorluğu ile birlikte ABD'nin dolar'a dayalı tüm gücü de bitecektir" diye yazıyordum.
Son olarak 07 Eylül 2025 tarihli köşe yazımda; “ ABD'nin kabusu Şanghay İşbirliği Teşkilatı oldu.” demiştim…
Bugüne kadar bu konuyla ilgili yazmış olduğum ilk cevap MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli tarafından geldi. Sayın Bahçeli yapmış olduğu son açıklamalarında “Rusya, Türkiye ve Çin birlikte hareket etmelileler ” diyerek şahsımın konu ile ilgili yazdıklarını iyice güçlendirmiştir. Şanghay İşbirliği Örgütüne şöyle bir dönüp baktığımızda tüm dünyanın %55'ini ekonomide ise % 45'ini oluşturuyor. Bahçeli bu büyük gücün bütün dünyada neler yapabileceği çok iyi görüp ilk adımı atarak “Rusya, Çin ve Türkiye'nin birlikte olma ” çağrısını yapmıştır.
Bu çağrıyı yapana MHP Lideri Bahçeli o kadar çok doğru bir çağrı yaptı ki bu İslam Ülkelerini harekete geçirdi. Dünya İslam İşbirliği Ülkelerini Katar'da bir araya getirmiştir. Bu toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da iştirak etmiştir. Nasıl ki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bütün dünyanın gözü önünde Birleşmiş Milletler'de tüm üyelere ders veren konuşma yapması; ABD'nin merkezinde “Dünya beşten büyüktür”sözünün büyük bir ses getirmişti. Aynı etki Katar'da toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı (60 üye ülke) ve Ortadoğu ve İslam İşbirliği Örgütü'nde ( 60 üye ülke) yaptığı konuşmada büyük yankı uyandırmıştı. Bugüne kadar İsrail'in emrinden çıkamayan bazı Arap ülkelerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'nın konuşmaları, MHP Lideri Bahçeli'nin açıklamaları tüm İslam İşbirliği ülkelerine öyle bir güven verdi ki Erdoğan'ın konuşmalarını ayakta alkışlayarak Türkiye ile birlikte olduklarının sinyallerini verdiler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa Ülkeleri Filistin Devletini tanıyacaklarını söylüyorlar. Peki ne zaman? Filistin yok olduktan sonra olmayan Filistini mi tanıyacaklar. Bugün bizler İslam İşbirliği ülkeleri olarak birlik olmak zorundayız..” sözleri büyük alkış aldı.
Erdoğan “Artık gerçekleri görmek zorundayız. Çünkü bunların hedefi tüm Ortadoğu'da hepimizi bitirme planlarını yapmaktadırlar. Eğer Bizler İslam İşbirliği Teşkilatı olarak Birlik olmazsak yarın İsrail'in önüne geçemeyiz ve geç kalmış oluruz.” diyerek bu konuda ne kadar ciddi olduğunu göstermiştir.
Erdoğan'ın bu kararlılığını gören Piramidin Tepesi hemen ABD' de noter görevi yapan Trump'ı devreye sokup; “Hemen Erdoğan'ı ABD'ye davet edip mutlaka Şanghay İşbirliği Teşkilatına girmesini önle” talimatını verdiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hemen ABD'ye davet ederek “Erdoğan'ı dört gözle bekliyorum.” diyen Trump'ın ne kadar köşeye sıkıştığının işaretidir. Erdoğan ve Türkiye hem Şanghay İşbirliği Teşkilatına girer hem de tüm İslam İşbirliği Teşkilatı olan 60 ülkeyi arkasına alırsa Türkiye'nin ABD'ye hiç ihtiyacı kalmayacak olduğunu gören Trump, Erdoğan'ı kırmızı halılarlada karşılayabilir.
Trump, Erdoğan'ın Şanghay işbirliği Teşkilatına girmesini önlemeye çalışacağı gibi İslam İşbirliği Teşkilatlarına destek vermemesini isteyecektir. Bu yüzdendir ki Erdoğan Trump'tan ne isterse Trump kabul edecektir. Trump, eğer Erdoğan'ı frenleyemezse bu ABD'nin sonu olmakla kalmaz dolar İmparatorluğu bitecektir. Böylelikle ABD'de 3'e bölünecektir. ABD'yi ve bütün dünyayı yöneten Piramidin Tepesi de bitmeyen mahkum olacaktır.
Buradan MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli'ye tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Şahsımın bugüne kadar yazmış olduklarına ayrı bir güç katmıştır.
Sayın Bahçeli'ye buradan bir mesaj daha vermek istiyorum…
Şahsım olarak 2015 senesinde" F16 uçaklarının yazılımlarını mutlaka millileştırmeliyiz"diye yazmıştım. Bu yazdıklarımı duyan Devletimiz, hükümetimiz F16 uçaklarını yazılımlarını milileştirmiştir. Bu hareket karşısında bende çok mutlu olmuştum. Bunu yazarken o zaman İsrail'deki düşen F16 uçağımızı örnek vererek yazmıştım. Bugün de diyorum ki eğer F35 uçaklarını alırsak mutlaka ama mutlaka yazılımlarını millileştirmek zorundayız…
Bu düşüncemizi ABD kabul etmezse bu uçakları almamalıyız…
Bahse konu olan aynı uçaklardan Katar'da da vardı. Ancak Katar İsrail saldırısında hiçbir uçağını ve ABD'den aldığı hiç bir savunma sanayini kullanamadı. Çünkü yazılımları ABD'nin elindeydi. Biz de F35 uçaklarını yazılımlarını millileştirmeden alırsak yarın bu uçaklar bizim için bir hurda olacaktır.
Ayrıca bir bilgi daha vermek istiyorum…
Bugün İsrail menşeli Orpak firması üretiminde Türkiye'de turpak firmasının dağıtımı ile 29 milyon araca çip takmak için talimat verilmiştir. Bu çipleri üreten firma aynı zamanda Lübnan'da Hamas'ın Çağrı cihazlarını patlatan firmadır. Yarın israille ters düştüğümüz zaman korkarım ki İsrail bu hainliği bizim içinde yapar ve 29 milyon araç ve 14.000 istasyonu Türkiye'de patlatma yoluna gider. Onun için hükümetimiz, Devletimiz bu konu ile ilgili kararını mutlaka ama mutlaka tekrar bir gözden geçirmesi ülkemiz için çok önemli olacağına inanmaktayım. Bu zamanda İsrail'in verdiği veya vereceği hiçbir taahhütüne güvenmemiz mümkün değildir.
Mesela ABD Katar'a “Bundan sonra sana kimse saldıramaz ben seni koruyacağım” dese bile göreceksiniz yakında İsrail yine ABD'yi dinlemeyip Katar'a saldıracaktır.
Onun için biz kendi göbeğimizi kendimiz keserek işimizi garantiye almak zorundayız…
Görüş, Bilgi ve Önerileriniz için ; hodrimeydan06@hotmail.com