Ramazan, sadece bir ay değil, aynı zamanda bir yaşam biçimiydi.
O eski günlerde, bu ayın gelmesiyle birlikte evlerin kapıları aralanır, gönüller açılırdı. Hemen hemen her akşam, mahalledeki komşular bir araya gelir, iftar sofralarında buluşurduk. Bir parça ekmek, bir yudum su ile başlayan iftar, dertlerin bir nebze hafiflediği, mutlulukların paylaşıldığı bir olaya dönüşürdü.
Şimdi ise o tadı ve huzuru özlüyoruz. İnsanlar, ekranlarının arkasında kayboldukları bir hayat sürerken, kalabalıkların sesleri bile yankısız kalıyor.
Kapıları kapandı, dostluklar mesafelere ayrıldı. Ramazan gelirken kalplerimizin yerini alan boşluk, zamanla genişleyen bir hüznü taşıyor. Büyüklerimizi, o güzel sohbetleri, neşeli anekdotları dinlemeyi özlüyoruz. "Hadi sahura kalk," diye seslenen o gülümseyen yüzleri, camdan gelen davul seslerini, sofradaki paylaşım kültürünü özlüyoruz.
Çocukluğumda, sahurlarımıza eşlik eden gülümsemeler şimdi yerini kaygılı yüzlere bıraktı.
O eski dostluğun yerini şimdiki zamanın yalnızlıkları aldı. Kimse kimseyi aramaz oldu; sokaklarda çocukların neşesi kayboldu. O zamanlar, mahallede yuvarlanırken herkesin birbirine el uzattığı, hiçbir kapının kilitli kalmadığı basit ama anlamlı günleri özlüyorum.
Organizasyonlar, toplantılar ve sosyal etkinlikler yerine, şimdi yalnızca iş hayatının koşturmaca ve maddi kaygılarıyla dolup taşan dünyamızda kaybolduk.
O sıcak, samimi Ramazan anıları ise sadece hatıralarımızda canlanıyor.
Komşunun kapısını çalıp birlikte iftar yapmanın, tabak tabak yemekler götürmenin, sahurlarda oyun oynayıp kahkahalarla eğlenmenin yerini, sosyal medya paylaşımları aldı. Evet, geleneklerimizi kaybettik ve her geçen gün daha da fazla hatırlattı bize o sıcak günleri.
Değişim kaçınılmazdır, ancak bazen eski güzel yanlarımızı kaybetmemek için bir çaba göstermemiz, onları yeniden yaşatmamız gerekiyor.
Evet, belki o eski dönemin masumiyeti yitip gitti ama biz yine de o değerleri hatırlamalı, paylaşmanın ve bir araya gelmenin güzelliğini yeniden keşfetmeliyiz.
Ramazan, sadece oruç açmaktan ibaret değil; kalpleri birleştiren bir bağ ve hatırlatıcı bir mübarek zamandır.
O eski Ramazanların duygusunu yaşatmak, belki de en büyük görevimiz. Birbirimize destek olmadan, geçmişin hatıralarını geleceğe taşımadan o nostaljiyi yeniden canlandıramayız.
Haydi, eski Ramazanların ruhunu birlikte yeniden diriltelim!..