Kimse yolunu şaşırmasın…
Biz artık ne duyarsak duyalım şaşırmıyoruz.
Gerçeklik algımız mı gitti yoksa her şeyin olabileceğine mi kanaat getirdik bilinmez ama bir vurdumduymazlık var sanki bu ara…
Ortaya az komplo teorisi de atılmadı ki şimdi.
Dünyanın düz olduğundan, evrende yalnız olmadığımıza kadar neler nelerdendi.
İnsanoğlu artık mantık dışı da olsa her şeyi kabullenir hale geldi.
Belki de bilerek böyle bir algı yaratıldı ama kimse aksini kanıtlayamadığı bir şeyi de yok diyemez.
Özellikle de bir şeylere inandırılmaya çalışıyorsak.
Koca bir evrende yaşarken çok da iyi niyetli de olamıyoruz zaten.
Kötüye yormamak da sonumuzu değiştirecek mi bilmiyoruz.
Aslında çok bilinmeyenli bir evrende yaşarken türlü türlü felaket senaryosu ile karşılaşmamız mümkün.
Rastgele süzülmediğimiz belli bir senkronizasyonla ilerlediğimizi bütün bilim adamlarının demiş olması gerekli.
Normal gündelik hayatımızı yaşayıp insani işler için koştururken kimse düşünmez, uzaydan gelen bir asteroid şimdi önüme düşecek mi, diye…
Böyle söyleyince korkunç bir senaryo haline geldi ama öyle bir şey olmadı henüz.
En azından boş alanları tercih ettiğini biliyoruz düşeceklerin.
Bütün gizemini koruması gerekli tabi, insanlara yakalanırsa sürprizi kalmaz.
Diğer yandan da fazla mı normaliz, diye düşünüyoruz. Evren ve dünya ayrı yerler gibi ve dünyada güvende olduğumuzu düşünüyoruz, en azından henüz…
Bulunduğumuz yüzyılda bile dünya ile ilgili teoremler hatta kanıtlananlar bile tekrar gündeme gelmişken neden şaşırmıyoruz acaba?
Belki de her duruma şans verdiğimizdendir, bilinmez. “Ya doğruysa ve bizim haberimiz yoksa?” diye bir duyguya kapıldık gidiyoruz.
Burası evren ve karşınıza yıldız da çıkabilir uzaylı da.
Her ihtimale şans verdiğimiz için de şaşırmıyoruz artık…