Üst akıl tüm İslam Ülkelerini dini duyguları ile parçalamayı planlıyordu…
Acaba neden İslam Ülkeleri dışındaki diğer ülkelerde herhangi bir karışıklık ve iç savaş çıkmıyor. Bu karışıklıklar, darbeler ve iç savaşlara dönüp baktığımızda hep başlangıç İslam Ülkeleri olmaktadır. Tüm bu karışıklıkları, darbeleri hatta iç savaşları dini duygularımız kullanarak maalesef ki dini tarikat liderlerine yaptırıyorlar.
Bu senaryolar ta Hz. İbrahim, İshak ve Yakup'tan günümüze kadar hazırlanan İslam’ı yok etme senaryosudur. Hedef başkenti Kudüs olan tek din, tek devlet büyük İsrail devletini kurup bütün dünyayı buradan yönetebilmektir.
Bu senaryonun temeli 1776 yılında ABD'nin ilan edilişi ve aynı tarihte İngiliz Kraliyet Ailesi tarafından İlluminati Yahudi topluluğunun kurulması ile ilk adım atılmış oldu. 1776 yılından 1948 yılına kadar geçen süreçte tüm hazırlıklar yapılarak 1948 yılında İngilizler tarafından Filistin topraklarında İsrail devletini kurdular. Kurulan bu devleti tüm Batı hemen tanıdı. Bu yetmiyormuş gibi ikinci hamle olarak 1979 yılında daha önce İran'dan sürgün edilen dini lider Ayetullah Humeyni’nin büyük törenle tekrar İran’a dönmesini sağladılar. Humeyni, batının desteği ile yaptığı darbede iktidarda olan Şah Rıza Pehlevi’yi tahtında indirerek, İran'ın başına getirildi.
Üst Akıl bu süreçte Humeyni’den istediğini tam olarak alamayınca bu kez 1980 yılında başlayan ve tam 8 yıl süren İran-Irak savaşının fitilini yaktılar. Burada düşündükleri planda tutmayınca bu kez de Irak Lideri Saddam Hüseyin’i dolduruşa getirip Kuveyt'in üzerinde saldılar. Üst Akılın CEO'su ABD Kuveyt'in yanında yer alarak Saddam’a karşı korudu. Böylelikle bir Ortadoğu ülkesi olan Kuveyt, ABD’nin emri altına girmiş oluyordu. ABD, Kuveyt'in tüm Petrol kaynaklarına el koyması iştahlanan Üst Akılın gözünü Afganistan’a dikmişti. Bizzat Üst Akıl tarafından kurulan El Kaide terör örgütünün liderinin Afganistan’da yaşamasını sağladı.
Üst Akıl, yine anlaşmalı olarak sözde El-Kaide terör örgütüyle birlikte hareket ederek 11 Eylül 2001'de ABD İkiz Kulelerine uçakla intihar saldırılarını gerçekleştirdi. İkiz Kulelerde toplam 3000 Yahudi çalışırken yapılan saldırının Yahudilerin izin gününe denk gelmesi çok tesadüfi bir durum gibi gözükse de öyle değildi tabi... Uygulanan plan başarı ile sonuçlanmış bir Yahudi’nin bile bu saldırılardan burnu bile kanamamıştır.
El Kaide Terör örgütünün bu saldırıları üstlenmesiyle birlikte Üst Akıl’a aradığı fırsatı ayağına getirmiş örgütün sığındığı yer olan Afganistan’a saldırma hakkını sağlamıştı. Tabi bu saldırılar sonucunda Afganistan’ı yerle bir ederek rejimi değiştirip yerine terörist diye saldırdığı El-Kaideyi Afganistan da yönetimin başına getirdiler. Aç bir kurt gibi saldırılara doymayan Üst Akıl bu seferde “Irak Nükleer Silah üretiyor” mazeretini öne sürerek yine ABD tarafından yetiştirip Irak’a yerleştirilip Dini Tarikat Lideri görünümünde olan Kes Nizami’yi kullanarak bir mermi bile atamasına bile izin vermeden Saddam’ı etkisiz hale getirdiler.
Bunun sonucunda ABD, Irak'ın da tüm kaynaklarına sahip olup parçalayarak ülkenin içini tamamen boşalttılar. Böylelikle Afganistan, Kuveyt ve Irak tamamen ABD'nin denetimine geçti. İran’ı ile İsrail'e düşman ederek Ortadoğu’da tüm hazırlıklarını ve planlarını “İsrail'in İran'dan korunması” bahane ederek tüm Ortadoğu’yu ele geçirme üzerine yapıyorlardı.
Ve şimdi sıra Suriye'ye geldi…
Suriye'de de istedikleri gibi ç savaşlar çıkartarak ülkeyi parçaladılar.
Şimdi sıra Türkiye’ye geldi!..
Türkiye'yi 1964 yıllarından başlayarak besledikleri Fetö Terör Örgütü ile Türkiye'de iç savaş çıkarmaya uğraştılar. Hatta o kadar ileri gittiler ki Türkiye'de darbe yapmaya bile kalktılar. Türkiye’de Fetö Terör Örgütü aracılığıyla istediğini başaramayan Piramit’in Tepesi Üst Akıl bu kez daha önce çeşitli oyunlarla parçaladıkları Suriye ve Irak'ın kuzeyinde kurdurduğu PKK/ PYD terör örgütlerine her türlü maddi ve manevi desteği verip hatta bununla da yetinmeyip Askeri Eğitim bile veren ABD kendine yeni bir terör örgütü silahlı gücü kurmuştu. Bize paramızla vermedikleri silahları bu örgüte bedava verdiler. Bu tehlikeyi gören Türkiye, hemen her türlü önlemlerini aldı.
ABD'nin tüm desteğine rağmen bu örgütlere hiçbir zaman göz açtırmadı. Hedeflerine PKK terör örgütü ile basamayacağını anlayan ABD, hemen İsrail'i devreye sokarak Suriye’yi bize karşı kışkırttılar Türkiye Suriye Lideri Esed’i konuyla alakalı olarak ı çok uyarmasına rağmen Esed dinlemedi. Ülkesinde iç savaş çıkartarak 10 milyon yakın vatandaşını ülke topraklarını terk etmek zorunda bıraktırdı. Daha önce Irak ile Güvenlik Anlaşmasını imzalayan Türkiye, aynı anlaşmayı Suriye ile de yapmak istedi. Bu anlaşmayı önce koşulsuz kabul eden Suriye; İsrail’in Şam ve Lazkiye’yi bombalamasıyla korkmuş ve bu anlaşmayı yapmaktan vaz geçmiştir.
Bugün Suriye'de HTŞ, SMO rejime karşı savaş başlattılar. SMO tamam da HTŞ hangi ülkenin temsilcisidir? Bugün SMO ordusunun yanında HTŞ’nin yer alması ve hem PKK/ PYD terör örgütlerini hem de Esed rejimine karşı birlikte hareket etmeleri korkarım ki HTŞ bir Afganistan sistemi gibi bir oyun olmaz. TC bugün SMO ile birlikte olup istediği hedefine ulaştığı zaman yarın HTŞ, SMO ordusu ile savaşa kalkışmaz. HTŞ, Irak’ın Kes Nizami, Türkiye’nin Fetö ’su ve Afganistan’ın El- Kaide örgütleri gibi tarikat örgütü değildir. Benim de dileğim budur. Ama HTŞ yarın SMO ordusuna karşı savaş başlatırsa bu kez karşısında Türkiye’yi görecektir. Türkiye, ABD’nin tüm desteğine rağmen tüm terör örgütlerini aynı PKK, PYD ve YPG gibi ezer geçer.
Piramidin Tepesi bugüne kadar İslam Ülkelerini hep kendi içinde bir dini Tarikat Örgütü besleyerek iç savaşlar çıkartmıştır.
En büyük dileğim HTŞ’nin ABD’nin yetiştirmiş olduğu El-Kaide gibi bir Terör Örgütü değildir. Yarın HTŞ Suriye’de hedefine ulaştığı zaman SMO ordusuna karşı savaşa kalkarsa karşında Türkiye’yi bulacaktır.
