Hayrettin ÇAKMAK

Tarih: 23.10.2024 11:07

SİSTEM PERT

Facebook Twitter Linked-in

Dünyada var olan uluslararası sistem, insanlığın ihtiyaçlarına cevap vermiyor.

Maalesef bu sistem iflas etmiş durumdadır. Sistemler adaletle ayakta kalabilir.  Unutulmasın ki El-Adl (Adil) Allah’ın 99 ismimden (Esma-i Hüsnadan) biridir. 

Dünya sisteminin üçayağına bir bakalım mı?

1.Uluslar arası Adalet Divanı (UAD)

Birleşmiş Milletler teşkilatının başlıca yargı organıdır. Dünya Mahkemesi olarak da anılır. 15 yargıçtan oluşur. Yargıçlar değişik ülkelerden seçilir, böylece dünyadaki değişik hukuk sistemlerinin temsil edilmesi amaçlanır.

UAD sadece devletlerarası davalarla ilgilenir. Savaş suçları, soykırım suçları, sınır ihlali ya da devlet egemenliğinin ihlali UAD’nin baktığı davalara örnek olarak gösterilebilir.

UAD'nin kararları, taraflar için bağlayıcıdır. Yani, taraflar, UAD'nin kararlarını uygulamakla yükümlüdür.

Buraya kadar çok güzel ancak; UAD'nin kararlarına uymamanın yaptırımı yoktur. UAD, kendi kararlarını uygulamak için herhangi bir güce de sahip değildir.

Bir taraf UAD'nin kararını uygulamazsa, diğer taraf bunu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşıyabilir. Güvenlik Konseyi, karara uyulmasını sağlamak için yaptırım uygulayabilir. Ancak, Güvenlik Konseyi'nin de kararlarını uygulamak için bir gücü yoktur. (Bu yaptırımda kâğıt üstünde kalır, İsrail’in bugüne kadar uymadığı gibi)

Bu kararlara kim uyar? Arkasında emperyalist güç olmayan devletler kuzu kuzu uyar.

Taraflardan biri Güvenlik Konseyi'nin kararını da uygulamazsa, diğer taraf bunu uluslararası topluma duyurabilir. (Bırakın duymayı dünyanın gözü önünde Gazze’de soykırım var, Lübnan işgal ediliyor, herkes duyuyor peki ne oluyor?)

2.Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM)

Bağımsız ve daimi bir ceza mahkemesi olarak kurulan UCM; insanlığa karşı suçlar, savaş suçları, soykırım suçları ve saldırı suçunu işleyen gerçek kişileri yargılar. Uluslar arası Adalet Divanı ülkeleri, bu mahkeme  (UCM) ise gerçek kişileri yargılıyor. 2002 yılında faaliyetlerine başlayan UCM’de başta devlet başkanları ve üst düzey devlet görevlileri olmak üzere sadece gerçek kişiler yargılanır.

UCM'de 9 yıllığına seçilen 18 yargıç görev alır. UCM'de dava açma yetkisi sadece Mahkemenin Başsavcılığına aittir.

Filistin’de ABD ve İngiltere desteği ile İsrail’in Apartheid politikaları var.

Apartheid, Güney Afrika'da 1948'den 1994'e kadar süren bir politika ve sistemdi. 

Beyaz olmayanların haklarını, kısıtlayan, ırk ayrımcılığını esas alan bir yönetim şekliydi.  Ayrı okullar, hastaneler, ayrı otobüsler gibi kesin ayrımcılık vardı.

1967 savaşı sonrası İsrail, apartheid politikasını Batı Şeria ve Gazze’yi de kapsayacak şekilde genişletti. O tarihten bu yana Filistinlilere yönelik topraklarına ve mülklerine kitlesel el koyma, zorla yerinden etme, cinayetler, öldürmeler, ülke içinde dolaşım kısıtlamaları, uyruk ve vatandaşlıktan yoksun bırakma gibi fiiller, uluslararası hukuka göre insanlığa karşı suç olan apartheid sisteminin unsurları arasında yer alıyor.

Gazzeliler, sadece bugün değil, 2007'den bu yana İsrail'in uyguladığı kara, deniz ve hava ablukasıyla adeta kapana kısılmış durumdaydı. Bu abluka, uluslararası hukuka göre bir savaş suçu olan toplu cezalandırma anlamına geliyor. İsrail, Gazze'de geçmişte de bugün de sivil hedeflere doğrudan saldırmıştır. Özellikle 7 Ekim 2023 sonrasında kasıtlı yıkım, ayrım gözetmeyen ve orantısız saldırılarla 50 binin üzerinde sivilin öldürülmesi, yaralanması da dâhil olmak üzere uluslararası insancıl hukuku ciddi şekilde ihlal etti. İsrail; Gazze'de, su, yiyecek ve yakıt gibi temel ihtiyaçların bölgeye girişini de engelliyor ve savaş suçu işliyor.

Bu vahşette en büyük pay sahibi ABD ve İngiltere’dir

ABD hala İsrail'in en büyük silah tedarikçisidir. 2019 ile 2023 yılları arasında İsrail silah ithalatının %69’unu ABD’den sağladı. 2024’te ise bu rakam çok daha yukarı çıkmıştır.

ABD gözü kapalı İsrail’i destekliyor. Hamas’ın yeni lideri Yahya Sinvar şehit edildi. Adım gibi eminim ki; bu cinayette ABD sadece teknik destek vermedi, fiilen işin içindedir. Çünkü Gazze; ABD seçimlerini Demokratlara kaybettirebilir. Joe Biden’ın Netenyahu’yu arayıp önce tebrik edip, sonra da rehineler için ateşkes lafları etmesinin başka izahı yoktur. İsmail Haniye öldürüldüğünde neden ateşkes istemedi?

Merhum Prof Oktay Sinanoğlu: “Batı dillerinde gönül kelimesinin karşılığı yoktur. Çünkü insanlık anlayışı yoktur, başkalarını insandan saymak yoktur. ABD’nin her tarafı alavere dalavere, milletleri kandırma, katliam yapma, yaptığı anlaşmalara hiçbir zaman uymama..” Batı yamyamlığı budur. İngiltere, ABD, Avrupa birbirinden farksızdır.

3.Birleşmiş Milletler BM işlevsizdir.

İsrail Lübnan’da BM barış gücüne ateş ediyor. BM Genel Sekreteri Guterres Bu yılın Mart ayında Refah sınır kapısına kadar gidebildi Gazze’ye sokmadılar. Bugün ise İsrail tarafından İstenmeyen adam edildi. Bunları İsrail yapamaz. Yaptıran ABD’dir. Amerika ve saz arkadaşları İsrail’i yalnız bıraksın, Yahudiler göç eder, Filistin’i terk ederler.

Bugün ki dünya sistemi, ikinci dünya savaşı sonrası ABD öncülüğünde kurulmuştur. Sistemi kendilerine göre uyarladılar. BM Güvenlik konseyinin 5 daimi üyesi dünyada en çok silah satan ülkelerdir. Bu ülkeler savaşları engellese silah satamazlar. Savaşlara karşı söylemleri tiyatrodur. Bu sistemle dünyada adalet hayalden öteye geçmez.

Çünkü Güvenlik konseyinde 5 daimi üyeden biri kararı veto etse; karar alınamıyor.

BM Genel sekreteri sadece beyanat verir. Kınıyorum der o kadar. Elinde bir güç yoktur.

Bugün naklen yayınlanan bir katliama, soykırıma, vahşete şahitlik ediyoruz. Maalesef işlenen cinayetler yapanların yanına kâr kalıyor. Çünkü haklı olmak yetmiyor, hakkını korumak için, hakkını almak için güçlü olmak gerekiyor.  

Fransız filozof Blaise Pascal “Kuvvetsiz adalet aciz, adaletsiz kuvvet de zalimdir.” Derken bugün “Pert” olmuş dünya sistemini özetlemiştir.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —