Fuat YILMAZER


SUSSAM GÖNÜL RAZI DEĞİL

Dünümüzü, dünde başımıza gelen iyi veya kötü olayları unutmamız beni fazlasıyla üzmektedir. Böyle düşünenler ve üzülenlerin sayısı yeryüzündeki Türk sayısı kadar olsa ne kadar güzel olur.


Yazı başlığı ünlü Türk şairi Fuzuli’ye aittir.

Yazımızın konusu yıllardır tüm hassasiyetimle üzerinde durduğum milli konulardan biri. Aynı konu ile ilgili bir kitapta yazdım, yayınlandı.

İnsanlar, toplumlar, devletler, devlet yönetenler kendilerinin veya kendinden önceki nesillerin yaşadığı iyi veya kötü olaylardan dersler almaz mı?

Tecrübeli olduğu konu ile ilgili tedbirleri, öngörüleri veya önsezileri olmaz mı?

Kısaca milleti oluşturan fertler, devletin eğitim ve kültürle ilgili kurumları, aydınlar ve devleti yönetenlerin tarih bilgisinden bu kadar bihaber olması normal midir?

Aklı yerinde olup elini ateşe uzatan ve eli yanan bir kişinin gördüğü zarara rağmen tedbirsiz şekilde ateşe tekrar elini uzatıp yakması normal bir davranış şekli midir?

Bu konuda Türk milleti olarak dikkatsiziz. Türk devletlerinin yaşadığı zaman diliminde sık sık bu yanlışı yapmışlar. Hunların Çinlilerle olan ilişkileri ve yıkılmaları, Göktürklerin parçalanması, Osmanlının kendi özününü kaybederek ve gelişmeleri takip etmeyerek koca imparatorluğun dağılmasına ve yıkılmasına sebep olmaları.

Çin’linin, Fars’lının, Arap’ın etkisinde kalıp özünü kaybedip dağılmalar yıkılmalar.

Türk beyliklerinin birbirleriyle mücadele etmesi ve Türk birliğinin sık sık kaybedilmesi. Yazdıklarım yapılan hatalar ve onların sonuçları.

Dikkat edelim hala dünyada ve çevremizde farklı isimlerle anılan bir düzineden fazla Türk devlet ve toplulukları var.

Bunlar Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği egemenliği altında soykırıma tabi tutularak yaşamış, acı çekmiş yeni hürriyetine kavuşmuş farklı isimlerle devlet veya topluluk oluşturmuşlar Türk devletleri ve toplulukları var. Bu devletler menfaatleri doğrultusunda diğer Türk devletinin evetlerine hayır, Hayır’larına evet diyebiliyorlar.

Neden bunu yazdım. Türk Milliyetçiliğinin fikrinin değerli büyüklerinden Prof. Ahmet Bican Ercilasun hocanın bir gazete de okuduğum “Kökünü Unutma” başlıklı yazısı rehber oldu.

Hocamın yazısının ilgili bölümünü birkaç cümle çıkararak buraya alıyorum. “30 Ağustos Zafer Bayramı’na birkaç gün vardı. Dom Oteli’nden çıkmış, Girne çarşısından çay almaya çalışıyorduk. Dört yol ağzının biraz ilerisinde çay, kahve, içki vb. satan bir dükkâna girdik. Yeşil çay markalarına bakıyoruz. İki çay beğendik ve kasaya yaklaştık.

Uzunca boylu, genç ve güzel bir hanım para ödüyordu. Yetmiş yaşlarındaki dükkân sahibiyle bir şeyler konuştular. Sıra bize geldi. Ücreti öderken -adına Sefer diyelim- Sefer Bey tok bir sesle söylendi: Be derim gendine, kökünü unutma!

“Bir şey mi oldu?” diye sordum.

“Biraz önceki müşteri var ya” dedi, “nereli olduğunu sordum, ‘London’dan geldik.’ dedi, ‘Asıl memleketiniz?’ dedim, ‘Edremit’ dedi. Biliyorsunuz, Edremit burada bir köyün adıdır. London’dan gelmiş… Asıl memleketini söylesene! Böyle bir müşteri gelince ben kızarım ve ‘Be derim gendine, kökünü unutma!’ İnsan kökünü unutmamalı. Sefer Beyi anlamıştık. Yüzünde Kıbrıs Türk’ünün son yetmiş yılının tarihi vardı. Kendisi Baflı imiş, 1974’ten sonra Güney’den gelip Girne’ye yerleşmiş. Diliyle söylemese de yüzünde derinleşen çizgilerle konuşuyordu: Kökünü unutma!”

Karşılaşılan bu olayda hatalı kim? Köyünü, devletini söylemeyen genç kız mı? Yoksa o genç kıza gerekli bilgi, şuur, kültür, inanç aşılayamamış anne-babası mı?

Ve devam edelim o kültürü, bilinci verememiş Eğitim sistemi mi?

Öğretmen mi?

Olayları yaşamış görmüş büyüklerimi,

Ve devleti mi?

Bu genç kızımıza Kıbrıs Türklerinin çektikleri acıyı , bugünlere gelirken yaşadıklarını korkunç mezalimi, jenosit’i anlatan, öğreten ve onu milletinin duygu ve düşünceleriyle özdeşleştirenler olsaydı bu resmi görebilir miydik?

O Türk kızı kimliğini gizleyip nerelisin sorusuna Londra diyebilir miydi?

Evimizdeki çocuklarımız düşünelim. Bilinçli anne baba ne öğreteceğini ve bunu nasıl yapacağını bilirse yetiştirdiği çocukta o çizgide devam eder.

Kendini bilinçli zannedip çocuğunun yormamak amaçlı her işini yaparak onun alanını daraltan, her ama her yaptığı işte “özgür bir bireysin dilediğini yaparsın” tarzında söylemle kişiliği ve kimliğini ezen yok eden velinin çocuğunun çizgisi hangi normal doğrultuda olur?

Dünümüzü, dünde başımıza gelen iyi veya kötü olayları unutmamız beni fazlasıyla üzmektedir. Böyle düşünenler ve üzülenlerin sayısı yeryüzündeki Türk sayısı kadar olsa ne kadar güzel olur.

Fuzuli’nin “ Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil” sözünü böyle önemli konular da dikkat etmemek gerekir. Mutlaka ısrarla söylenmeli hafızalara kazınması sağlanmalıdır.

İSRAİL ORDUSU SURİYE'NİN GÜNEYİNDE İKİ KÖYE GİRDİ

HİNDİSTAN'DA 5.8 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM

GAZZE'DE CAN KAYBI 65 BİN OLDU

AVUSTRALYA'DA İSLAMOFOBİ YÜKSELİŞTE

Husiler, İsrail’e hipersonik balistik füzeyle saldırdıklarını duyurdu

TRUMP'TAN SAROS'UN FAALİYETLERİNİ ARAŞTIRMA SÖZÜ

KAMÇATKADA 6.3 ŞİDDETİNDE DEPREM

G7 ÜLKELERİ UKRAYNA'YA DESTEĞİ ARTIRMANIN YOLLARI ARAŞTIRMA KARARI VERDİ

Nepal’in ilk kadın Başbakanı Sushila Karki göreve başladı

ÜLKE TARİHİNİN EN BÜYÜK HORTUMU JAPONYA'YI VURDU

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 5 5 0 0 14 15
2.Trabzonspor 4 3 0 1 3 10
3.Antalyaspor 5 3 2 0 1 9
4.Göztepe 4 2 0 2 5 8
5.Konyaspor 4 2 1 1 5 7
6.Fenerbahçe 3 2 0 1 4 7
7.Alanyaspor 4 2 1 1 2 7
8.Samsunspor 4 2 1 1 1 7
9.Beşiktaş 3 2 1 0 0 6
10.Gazişehir Gaziantep 4 2 2 0 -4 6
11.Eyüpspor 5 1 3 1 -5 4
12.Kasımpaşa 4 1 3 0 -2 3
13.Fatih Karagümrük 4 1 3 0 -5 3
14.İstanbul Başakşehir 3 0 1 2 -1 2
15.Kayserispor 3 0 1 2 -4 2
16.Kocaelispor 4 0 3 1 -4 1
17.Rizespor 3 0 2 1 -5 1
18.Gençlerbirliği 4 0 4 0 -5 0

YAZARLAR