Gökalp ŞENTÜRK

Tarih: 07.01.2024 13:41

TİMUR ve ATATÜRK...

Facebook Twitter Linked-in

TİMUR ve ATATÜRK...
Türkiye’nin İstiklal Savaşı verdiği yıllarda her şeyin zor ve çıkmaza girdiğini gören Atatürk, Bolşevik ihtilali ile başa geçen Lenin’den yardım ister.
Heyet Moskova’da iken bunu duyan Osman KOCAOĞLU bey, yanına bir heyet alarak Moskova’daki Türk heyeti ile görüşür ve Lenin’in yanına çıkar.
Peki kimdir Osman bey?
1920 yılında kurulan Buhara Türk Cumhuriyetİ devletinin başkanıdır. O tarihte Türkistan’daki Türk devleti olarak kurulan bu devlet iç işlerinde bağımsız, dış işlerinde ise Rusya’ya bağlı idi. Daha sonra tam bağımsızlığını ilan etse de ömrü 7 yıl olur ve Rusya tarafından ilhak edilir.
Konumuza geri dönersek Moskova’da Lenin, Türk heyeti ve Osman bey toplantı yaparlar. Atatürk’ün istediği parayı ve silah için gerekli olan parayı da ödeyebilecegini söyler. Ruslar da ayrıca taşıma ve güvenlik riski için bir para daha ister. Osman bey bu miktarın fazlası olmak üzere yüz ton altını vagonlarla Moskova’ya gönderir. Altını teslim alan Lenin, transfer yapılacak olan altının bir çoguna el koyar. 10 ton altını ve silahları Türkiye’ye gönderir.
Osman bey, altını Moskova’ya teslim ettikten sonra Atatürk’e üç mektup, üç kılıç ve üç kuran gönderir. Derki sayın paşam bu üçlü hediyenin, birisi sizin, ikincisi İnönü’nün, (İnönü Savaşlarını kazandığını duyar ve onun için verilmesini ister) üçünçü ise İzmir’e ilk girecek olan komutanındır. Atatürk de bu yardımların ve hediyelerin ne olduğunu en iyi bilendir. Sonraki yıllarda İzmir’e giren ilk komutan olan binbaşıyı çağırır ve hediyesini verir. Kendisine ait olan üç hediye ise bugün Etnografya Müzesindedir.
Buhara Türk Cumhuriyeti kısa bir süre sonra Ruslar tarafından işgal edilir. Devlet Başkanı Osman KOCAOĞLU’na sadece eşini ve bir çocuğunu alması şartı ile ülkeyi terk et denir. Osman bey eşi ve küçük oğlu Timur’u alarak Türkiye’ye gelir. Kendilerini Atatürk karşılar. Tarabya’da ikameti sağlanır. Ayrıca o günki milletvekili maaşı ne ise o bağlanır. Sonraki yıllarda Ruslar, Atatürk’e Osman beyi ve ailesini Türkiye’den gönder dese de Atatürk direnir ve sahip çıkar. Çünkü böylesi bir vefayı haketmiş kimselerdir.
Atatürk sonrası 1939 yılında İnönü baskılara göğüs geremez ve Osman beyi sınır dışı eder. Karısı ve oğlu ise Türkiye’de kalır.
Bu dönemde Osman bey Rus yayılmacılığına karşı, Afganistan ve civarı ülkelerdeki Türk köylerini örgütler. Tekrar Türkistan’a gizlice dönen Osman beyden diger oğlu haberdar olur. O artık bir Rus subayıdır. Yüzbaşıdır. Gizlice babasının yanına gelir ve 5 saat satranç oynarlar. Fakat oğluna bir türlü sarılmaz. Acaba ajanmıdır diye. Sonra 1946’da tekrar Türkiye’ye geri döner. 1950’de iktidar olan Menderes maaşlarını keser. Bunun üzerine Osman bey emlakçılık yapmaya başlar. 1960’da Alparslan Türkeş bey tekrar maaş baglatır. 1968 yılında vefat eder.
Oğlu Prof. Dr. Timur KOCAOGĞLU tarihçidir. Marmara Üniversitesinde görev yapar. Sonra bir gün işine son verirler. O da küser ve ABD’ye yerleşir. Eğer yaşıyorsa şu an 90’lı yaşlardadır. Diger yüzbaşı olan oğlu Rus ordusundan firar eder ve Doğu Türkistan’daki ilk direnişi başlatanlardan olur. Akıbeti ise bilinmez.
Bunları niye mi yazdım?
Bugün ABD’ye teslimiyeti bırakıp İngiliz teslimiyetine girmek için sırada olanlar için yazdım.
Timurun torunlarının Türk’e ve Türkiye’ye neler yaptığının bilinmesini istedim.
Tam bağımsız olacak isek çare TÜRK TURANI’dır. Mandacılık değildir.
Dil de, Fikir de ve iş de birlik olan Turan fikrine sahip olanlara selam olsun. Bu uğurda canlarını ve mallarını feda edenlerden Allah (c.c.) razı olsun.
Gökalp Şentürk


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —