Konuya ilk olarak, başta doktorlarımız olmak üzere sağlık personelimizin birer-ikişer ülkemizi terk etmesiyle vakıf olmuştuk. O tarihlerde sayıları iki elin parmaklarıyla ifade edelin bu göçün yıllar sonra bir tufana dönüşmesi ile sağlıkçılarımızın yanında, mühendislerimiz ve teknik elemanlarımızın da göç furyasına katılmalarıyla birlikte tam bir afet halini aldığını görüyoruz.
Sadece bir yıl içinde Almanya’ya giden gençlerimizin sayısının 125 bine ulaştığını bildiğimiz bu yetişmiş gençlerimizin, ülkemizi neden terk ettiklerine ilişkin ne kadar ciddi bir çalışma yapılıyor bilemiyoruz ama, şu bir gerçek ki, pırıl pırıl gençlerimiz ülkelerini terk ederlerken onların yerini, ne olduklarını, nereden geldiklerini bilmediğimiz birçok ipsiz-sapsız yabancı ülkelere mensup genç, ülkemizi adeta işgal ediyor.
Yazımızın bu yerinde biraz daha rakamlara bakarak görüşlerimizi dillendirelim.
Alman Konrad Adaneuer Vakfı’ nın yaptığı “2023 Türkiye Gençlik Araştırması” na göre, bugün sadece Almanya’ da 250’i aşkın gencimiz çeşitli iş kollarında çalışıyor. Bu sayının yıl sonuna kadar 300 bine ulaşacağı tahmin ediliyor. Konularında uzman, yetişmiş bu gençlerimizin önemli bir kısmını doktorlar, sağlık elemanları, iş insanları, mühendisler, mimarlar ve bilgisayarcı gençlerimiz oluşturuyor.
Bu gençlerimiz macera olsun diye ülkemizi terk etmiyorlar. Gidişlerinin altında çok önemli sorunlar yatıyor. Alman Konrad Adaneuer Vakfı’nın yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre; Türk gençlerinin yüzde 86.2’si genel ekonomik durumun kötülüğünde şikayetçiler. Bunların yüzde 32’si ise yakın gelecekte ekonominin düzeleceğine inanmıyor. Yine bu grubun içinde yer alanların yüzde 83.8’i ise mevcut yönetimin ekonomik sorunları aşamayacağı, sorunlara bir çözüm üretemeyeceğini belirtiyorlar.
Gençlerin yüzde 75’i hükümetin asgari ücret politikası başta olmak üzere, ücret politikasını beğenmiyor. Özellikle eğitimli gençlerin işi başlangıç ücreti olarak asgari ücretin temel alındığı bir ücretlendirme sistemine şiddetle karşı çıkıyorlar.
Ülkemizin temel varlıklarının elden çıkartılması da gençler tarafında eleştiriliyor. Gençlerin Yüzde 66.9’u özelleştirme politikaları altında yapılanları onaylamıyor.
Gençlerin yüzde 88,7’si ülkemizdeki gelir dağılımının adaletsiz olduğu görüşünde birleşiyor. Vakfın tespitlerine göre gençlerimizin yüzde 63’ü fırsat verilmesi halinde ülkeyi terk etmeyi düşündüğü yönünde.
Gençleri ülke dışına gitmeye eden nedenlerin başında sadece ekonomi de gelmiyor. Hukuk bunların önemli nedenlerden birini oluşturuyor. Gençlerin yüzde 81.2’si ülkemizde hukukun üstünlüğünün zedelendiği görüşünde. Devlet mekanizmalarının işleyişinden de şikayetçi olanların oranı önemli bir yer tutuyor. Gençlerimizin yüzde 70.4’ü devletin işleyişten şikayetçi olurken, yüzde 73.3’ü de insan haklarına saygı duyulmadığı görüşünde.
Mesela başkanlık sisteminde memnun olmayan gençlerimizin oranı yüzde 74.3 gibi yüksek bir orana sahip olurken, demokratik parlamenter sistemin önemine vurgu yapanların oranı önemli oranlara ulaşıyor boyutlarda.
Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 14.5’i en çok Almanya’yı tercih ettiğini belirtiyor. Bu ülkeyi yüzde 13,8 ile ABD ve yüzde 9.8 ile de İngiltere takip ediyor. İşin en acı yanı da yurtdışına gitmek isteyen gençlerin yaş ortalaması 22-27 arasında değişiyor olması.
Ülkemizde, her alanda gerçek anlamda bir beka sorunu yaşanıyor. Bugün 12.500 liralık asgari emekli maaşı ile hayatını sürdürmeye çalışan emeklilerimizin sayısı 4.5 milyon civarında. Bunlar bir yanda ağır kira koşulları ile pençeleşirken, diğer yanda faturalarını ödeyememekten şikayetçiler. Asgari ücretliler, diğer dar gelirli gruplar, esnaflar ve günübirlik gelirle yaşayanlar büyük sıkıntı içindeler.
Bu durum elbette ki sadece bizim tespitimiz değil. Ülkeyi yönetenlerde bunun farkındalar ve her ortamda açık-seçik dile getirmekten çekinmiyorlar. Ancak, sorunların aşılması konusunda da yine bir kesimlerin omuzlarına ağır yükler bindiriliyor.
Son zamanlarda medya organlarına yansıya onlarca haber gördük. Kazandığı vergiyi ödemeyen, vergi borçları silinen ya da ertelenen onlarca şirket bir kenarda tutulurken, çalışanlar üzerinden alınan gelir vergisinde bir düzenleme yapılmaması gerçekten yürekleri yakıyor.
Yetişmiş, ülkesine hizmet vermek için yıllarını eğitime vermiş yüzbinlerce gencimiz, geleceklerini başka ülkelerde arıyor olmasını geleceğimiz açısında büyük tehlike sinyalleri veriyor. O çok övündüğümüz genç kuşağı kaybetmemize ramak kaldı. İş işten geçtikten sonra dizlerimizi dövmenin bir anlamı kalmayacak yakın tarihte.
