Aralık ayındayız. 2025 yılının bitmesine sayılı günler kaldı.
Yarınlarda dünyayı da sarsacak su sıkıntısı Türkiye’miz de de kendini göstermeye başladı.
Göz göre göre kuraklık geliyor ama hala ülkemizde tedbir adına yapılan bir şey görünmüyor.
Bununla ilgili hazırlanmış plan ve projemizde yok.
Bazı yerlerde su toplama yerlerindeki biriken su inşaatçıların kullanımına bile sunulabiliyor.
Bu kadar bilinçsizlik, yarınlarda oluşacak büyük sıkıntıyı görememek, yaklaşan tehlike ile ilgili tedbirler geliştirmemek acı bir gerçek ve eksikliğimiz olarak karşımızda duruyor.
Devlet ve yerel yöneticiler, su sıkıntısı belirginleştikçe halka su tasarrufu yapın diye gizli tehdit kokan uyarılar yapıyorlar.
Halkın tasarruf yapması için o konu ile ilgili bilinç sahibi olması gerekir.
Tasarruf etme bilincinin oluşturulması gerekirdi.
Öyle olması içinde devletimizi yönetenlerin eğitim yolunu seneler önce başlatmaları ve uygulamaları gerekirdi.
Artık mevsimler gibi doğanın dengesi de değişti. Yağmur yağdığı yerlere “bardaktan boşanırcasına” deyimine uygun yoğun yağıyor. Bu yoğunluğun getirisini zapt edebilecek ve selin tehlikesinden koruyacak çalışmalarda yetersiz.
Yağmadığı zaman topraklarımızın çatlamasına, tarımın ve endüstrinin göz kapaklarının kapanmasına sebep olan yağmurla ilgili bir planımız da yok.
Artık bu yağışlardan yararlanma yolu bulunmalıdır.
Yağmur sularının yer altında bir yerlerde toplanarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Çin’de uygulanan “Sünger Şehir” modeli Türkiye şartlarına uygun hale getirilerek uygulanamaz mı?
Ama böyle olması için işin önce işin şuurunda, tehlikenin de farkında olmak lazım.
Biz henüz yoğun yağan yağmur nedeniyle oluşan su baskınlarının evlere, insanlara zarar veremeyecek duruma getirecek proje oluşturup uygulamaya koyamadık ki!
Evet, 21 yüzyılda Türkiye’nin önemli sorunları var. Bunun farkında olmak gerekir ama susuzluk tehlikesinin de farkında olmakta yarar vardır.
Çünkü susuzlukta büyük tehlikelerden biridir.
Genel ve yerel yöneticilere, ilgili kurumlara ve aydınlarımıza önemli görevler düşmektedir.
Bu konuda ki çalışmalar vakit geçirilmeden bir ete kemiğe büründürülmeli ve sizlere güvenen vatandaşların ümitleri hava da kalmamalıdır.
Halkımız her konuda olduğu gibi, su konusunda da bilinçlendirilmeli ve yeni su kaynaklarının temini için çalışmalar hızlandırılmalıdır.
Susuzluk belimizi bükmemelidir.